MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiTaraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Mahkemece davanın idari yargı görevi kapsamında olması nedeniyle mahkemenin görevsiz olduğundan reddine bahisle davanın yargı yolu yönünüden davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davacılar vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili istemine ilişkindir.Mahkemece, davanın tam yargı davası olması nedeniyle mahkemenin görevsiz olduğundan bahisle yargı yolunun idari yargı olması nedeniyle HMK'nun 114/1-b ve 115/2 maddeleri uyarınca davanın usulden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yapılan incelemede, dava konusu taşınmazın imar planında yol ve eğitim alanı olarak ayrıldığı tespit edilmiş ve davalı idarece el atılmadığı davacı tarafından beyan edilmiştir. Yargıtay ..... Kurulu'nun 16.05.1956 gün ve 1/6 sayılı kararı uyarınca taşınmazın aynına ilişkin bu tür davaların bu dosyaya özgü verilmiş Uyuşmazlık Mahkemesi kararı bulunmadığı sürece adli yargıda görülmesi gerekir.Öte yandan; Yargıtay .... Kurulunun benzer konudaki 15.12.2010 gün ve 2010/5-662/651 sayılı kararı uyarınca imar planında pazar yeri, okul alanı, park ve hastane gibi kamu hizmetine ayrılmış bulunan yerlere el atılmamış olsa dahi 3194 sayılı İmar Kanununun 10. maddesinin amir hükmü uyarınca 1/1000 ölçekli uygulama imar planının kesinleştiği tarihten itibaren 5 yıl içerisinde imar planındaki konumuna göre sorumlu davalı idarece ayrılma amacına uygun olarak kamulaştırma görevinin yerine getirilmemesi ve malikinin süresi belirsiz şekilde mülkiyet hakkının kısıtlanması nedeniyle taşınmaz bedeli ödenmelidir.Bu itibarla; işin esasına girilerek gerekli inceleme ve keşif yapılarak, alınacak rapora göre hüküm kurmak gerektiği gözetilmeden, yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi,Doğru görülmemiştir.Davacılar vekilinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 23.05.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.