Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10481 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26250 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Küçükçekmece 2. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 26/06/2013NUMARASI : 2012/270-2013/336Taraflar arasındaki dava kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili, birleşen dava ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davalarından dolayı yapılan yargılama sonunda: Konusu kalmayan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında karar verilmesine yer olmadığına, birleşen kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, kamulaştırmasız el atılan taşınmaz bedelinin tahsili, birleşen dava ise 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir. Mahkemece, konusu kalmayan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında karar verilmesine yer olmadığına, birleşen kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescil davasının kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Arsa niteliğindeki taşınmaza emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesinde ve tespit edilen bedelin bloke ettirilerek kararın kesinleşmesi beklenmeden davacı-karşı davalı tarafa ödenmesine karar verilmesinde, konusu kalmayan kamulaştırmasız el atma nedeniyle tazminat davasında da karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Ancak; 1)Dava konusu taşınmazın davacı-karşı davalı adına olan tapu kaydının iptali ile davalı-karşı davacı idare adına tesciline karar verilmesi gerekirken, yalnızca iptal kararı verilmesi, 2)2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, Anayasa Mahkemesi’nin 19.12.2013 tarih ve 2013/817 başvuru numaralı 1. bölüm kararı da göz önüne alınarak, kamulaştırma bedeline 14.10.2012 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerekirken 6459 sayılı Yasanın yürürlüğe girdiği 30.04.2013 tarihinden itibaren işlemiş faizin ödenmesine karar verilmesi, 3) Konusu kalmayan asıl davanın açılmasına davalı-karşı davacı idare neden olduğundan bu dava yönünden davalı-karşı davacı idare lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi ve bu dava nedeniyle davalı-karşı davacı idarenin yapmış olduğu yargılama giderlerinin idare üzerinde bırakılması gerekirken, davacı-karşı davalı taraftan tahsil edilerek idareye verilmesine karar verilmesi, 4) Kabul edilen bedel tebiti ve tescil davası yönünden davalı-karşı davacı lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi, Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 10.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.