Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 10381 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 30151 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Çatalca 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 23/09/2014NUMARASI : 2014/206-2014/489Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, taraf vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R –Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Dava konusu 645 parsel sayılı arazi niteliğindeki taşınmaza gelir metodu esas alınarak, 828 ve 829 parsel sayılı arsa niteliğindeki taşınmazlara emsal karşılaştırması yapılarak değer biçilmesi yöntem olarak doğrudur. Ancak; 1)a-4650 sayılı yasa ile değişik 2942 Sayılı Kanunun 10.maddesi gereğince açılan tespit ve tescil davalarında değerlendirme; aynı kanunun 15.maddesi uyarınca dava tarihi itabarıyla yapılır. Bu nedenle dava konusu 645 parsele dava tarihi olan 2014 yılı İlçe Tarım Müdürlüğü verileri esas alınarak değer biçilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, b-Üretim giderlerine idare giderleri, beklenmeyen giderler ve sermaye faizi de eklenerek masrafın fazla belirlenmesi suretiyle taşınmaza düşük bedel tespit eden bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması, 2)829 parsel sayılı taşınmazın kamulaştırmadan arta kalan 232,95 m2 kısmından yararlanma imkanı kalmadığı belirlendiği için tüm bedeline hükmedilmesi doğru ise de; 828 parselin kamulaştırmadan arta kalan kısımlarının yüzölçümleri, konumları, geometrik şekilleri dikkate alındığında değer azalışının %10 oranında olacağının, 829 parselin 3.163,89 m2'lik bölümünde ise değer azalışı olmayacağının düşünülmemesi,Doğru görülmemiştir.Taraf vekillerinin temyiz itirazları yerinde olduğundan hükmün açıklanan nedenlerle H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, davalılardan peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine ve temyize başvurma harcının Hazineye irad kaydedilmesine, 07.05.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.