Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 988 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 17206 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : YE - 2012/141363MAHKEMESİ :Kahramanmaraş 5. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ :23/03/2012NUMARASI :2011/74 - 2012/131SUÇ :HırsızlıkKonut dokunulmazlığını bozma suçundan suça sürüklenen çocuk B.. Ç..’ın 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 151/1, 31/3, 62 ve 50/3. maddeleri uyarınca 1.333,00 Türk Lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına dair, Kahramanmaraş 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/03/2012 tarih ve 2011/74 esas, 2012/131 sayılı kararının, Adalet Bakanlığınca yasa yararına bozulmasının istenmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.06.2012 gün ve 141363 sayılı tebliğnamesiyle dava dosyası Dairemize gönderilmekle incelendi:İstem yazısında: “Dosya kapsamına göre;Mahkemece sanık hakkında mala zarar verme suçundan beraat, hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlâli suçlarından mahkûmiyet hükmü kurulduğunun belirtilmesine karşın, konut dokunulmazlığını ihlâl etme suçundan 5237 sayılı Kanun'un 116/1. maddesi gereğince hüküm kurulması yerine, mala zarar verme suçunu düzenleyen aynı Kanun'un 151/1. maddesi uygulanmak suretiyle hükmün karıştırılmasında,5237 sayılı Kanun'un 61/8. maddesi uyarınca adlî para cezasının hesaplanması sırasında, cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırım ve indirimlerin gün üzerinden yapılması gerekirken cezanın doğrudan para olarak belirlenmesinde,İsabet görülmemiştir.” denilmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINAI-Olay: Sanık B.. Ç.. hakkında hırsızlığa teşebbüs, mala zarar verme ve gündüzleyin konut dokunulmazlığını bozma suçunu işlediğinden bahisle cezalandırılması istemiyle kamu davası açılmış, yapılan yargılama sonunda sanığın mala zarar verme suçunun sabit olmaması nedeniyle beraatine, hırsızlığa teşebbüs suçundan TCK’nın 142/1-b, 35, 31/3, 62 ve 50/3. maddeleri uyarınca ve gündüzleyin konut dokunulmazlığını bozma suçundan da TCK’nın 151/1, 31/3, 62 ve 50/3. maddeleri uyarınca 1.333,00 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin yüzlerine karşı karar verildiği, bu karara karşı suça sürüklenen çocuk ve müdafiinin süresinde yasa yoluna başvurmamaları nedeniyle kararın kesinleştiği anlaşılmıştır.II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:Adli para cezası hesaplanırken, artırım ve indirimlerin gün üzerinden mi yapılacağı, yoksa önce paraya çevirme işlemi yapılıp, sonra mı artırım ve indirimlerin uygulanacağına ve gündüzleyin konut dokunulmazlığına bozma suçunda kanun maddesinin TCK’nın 116/1. madde mi, yoksa 151/1. madde mi olacağı hususuna ilişkindir.III- Hukuksal Değerlendirme:5237 sayılı TCK’nın 61. maddesine 29.06.2005 tarih ve 5377 sayılı Yasanın 7. maddesiyle eklenen 8. fıkrasında “Adlî para cezası hesaplanırken, bu madde hükmüne göre cezanın belirlenmesi ve bireyselleştirilmesine yönelik artırma ve indirimler, gün üzerinden yapılır. Adlî para cezası, belirlenen sonuç gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle bulunur.” hükümlerine yer verilmiştir.Bu hükümden de anlaşılacağı gibi, adli para cezası hesaplanırken, artırım ve indirimler önce gün üzerinden yapılacak, en son bulunan gün ile kişinin bir gün karşılığı ödeyebileceği miktarın çarpılması suretiyle sonuç adli para cezası hesaplanacaktır. Maddenin açık hükmüne karşın, mahkemece temel cezanın belirlenmesi aşamasında gün biriminin kişinin ödeyebileceği miktar ile çarpılarak adli para cezasının bulunup, daha sonra artırım ve indirimlerin bu miktar üzerinden hesaplanması anılan Kanun hükmüne aykırıdır. Yine, hüküm kurulur iken, gündüzleyin konut dokunulmazlığını bozma suçundan mahkumiyet karar verildiği belirtildiği halde, TCK’nın 116/1. maddesi yerine, 151/1. maddesinin gösterilmesi kanuna aykırıdır.IV- Sonuç ve Karar:Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının, düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden,1- Konut dokunulmazlığını bozma suçundan suça sürüklenen çocuk B.. Ç.. hakkında, Kahramanmaraş 5. Asliye Ceza Mahkemesinin 23/03/2012 tarih ve 2011/74 esas, 2012/131 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309/4-b.maddesi uyarınca aleyhe sonuç doğurmamak üzere BOZULMASINA, bozma doğrultusunda yeniden karar verilmek üzere sonraki işlemlerin yerinde tamamlanmasına, 16/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.