Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9837 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 25439 - Esas Yıl 2010
MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tefecilik, yaralama, tehdit, hakaretHÜKÜM : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:1-Sanık ... hakkındaki yaralama suçlarına ilişkin kararda öngörülen cezaların nitelik ve niceliğine göre, verildiği tarih itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca sanık ...'in tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Diğer sanıklar hakkında kurulan hükümlere yönelik temyize gelince; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;a-)Sanık ...'a yükletilen hakaret, tehdit, yaralama ve tefecilik eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu;Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.Ancak,Sanık ... hakkında tekerrüre esas alınan sabıkasına konu geçmiş hükümlülüğün kesin nitelikte olması nedeniyle TCK'nın 58. maddesinin uygulanmayacağının gözetilmemesi,,Kanuna aykırı, sanık ...'ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, TCK'nın 58. maddesinin uygulanmasına dair kısımların karardan çıkarılmak suretiyle, başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin, bu bağlamda DÜZELTİLEREK ONANMASINA b-) Sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'a yükletilen yaralama suçlarından kurulan hükümler açısından başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak08.02.2008 tarihinde yürürlüğe giren ve TCK'nın 7/2. madde ve fıkrası uyarınca sanıklar yararına olan 5728 sayılı Kanun'un 562. maddesinin 1.fıkrası ile CMK'nın 231/5. maddesinde öngörülen, hükmolunan cezanın geri bırakılması sınırının iki yıla çıkarılması ve anılan Kanun maddesinin 2.fıkrası ile de CMK'nın 231/14. maddesindeki suçun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması koşulunun kaldırılması karşısında, mahkemece hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılmaması zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş ve sanıklar ..., ..., ..., ... ve ...'ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/04/2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.