Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8375 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1832 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, kişilerin huzur ve sükununu bozmaHÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;1-Sanık ...'ya yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün delillerle aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından, sanık ...'nun ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,2-Sanık ... hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan kurulun hükme yönelik temyize gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir,Ancak;a)TCK'nın 123. maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunun oluşabilmesi için, sırf huzur ve sükunu bozmak amacıyla bir kimseye ısrarla; telefon edilmesi, gürültü yapılması ya da aynı maksatla hukuka aykırı başka bir davranışta bulunulmasının gerekmesi karşısında, sanığın, “evdeki tadilat işlerini, akşam saatlerinde yapması ve uyarıya rağmen kesmemesi” şeklinde gerçekleşen eyleminde, sırf huzur ve sükunu bozmak için hareket edip etmediği tartışılıp açıklanmadan, yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi,b)Kabule göre de; sabıkasız olan sanığa yükletilen, kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan dolayı maddi (somut) nitelikte bir zararın oluşmaması karşısında, hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının tartışılmaması,Kanuna aykırı ve sanık ...'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.