MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hakaret, yaralama, iftira, tehditHÜKÜMLER : Beraat, mahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:1-Sanıklar ... ve ...’ın iftira ve yaralama eylemlerine ve yükletilen suçlara yönelik O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,2-Sanık ... hakkında hakaret ve tehdit suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; a)Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup bu suçun oluşabilmesi için davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Sanığın, kendisi hakkında haksız hüküm kurduğunu düşündüğü hakim olan şikayetçinin taraflı davrandığını düşünerek reddi hakim talebinde bulunduktan sonra aralarında çıkan tartışma sırasında söylediği “Sen kendini ... mı sanıyorsun, burası babanın çiftliği mi” şeklindeki ifadeler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, sanığın şikayetçiye yönelttiği sözlerin, şikayetçinin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp ağır eleştiri niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı ayrıca yine tartışma sırasında söylediği “Seni şikayet edeceğim, sen görürsün” biçimindeki sözlerin tehdit suçunu oluşturmayacağı ve eylemin şikayet hakkını kullanacağını söylemekten ibaret yakınma niteliğinde olduğu gözetilmeden, yasal olmayan ve yerinde görülmeyen gerekçeler ile hakaret ve tehdit suçlarından mahkumiyet kararı verilmesi,b)Kabule göre;Sanık hakkında tehdit suçundan hüküm kurulurken seçimlik cezalardan olarak hapis cezasının seçilmesi karşısında, TCK'nın 50. maddesinin ikinci fıkrasına aykırı olarak hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi,Kanuna aykırı ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.