MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇLAR : TehditHÜKÜMLER : BeraatYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:1-Tüzel kişi olan Diş Hekimleri Odası'nın tehdit suçunun mağduru olamayacağı gözetilmeden mahkemece Kanuna aykırı olarak kamu davasına katılan olarak kabulünün, ona bu niteliği ve dolayısıyla Kanun yoluna başvurmak hak ve yetkisini kazandırmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK'nın 317. maddeleri uyarınca Diş Hekimleri Odası'nın, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;2-Sanık ...’ün tehdit eylemine ve yükletilen suça yönelik katılan Metin Baykara vekilinin temyiz iddiaları yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 3-Sanık ... hakkında verilen beraat hükmüne yönelik temyize gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.Bu itibarla; sanık ...'ın diş hekimleri odasına giderek “... 25 Ocak 2007 tarihindeki toplantınızda ...'ün durumunu netleştirip bilgim dahilinde çözüme gidilmesini rica ederim... organcı, eroinci, katillerin başbelası. Devrimci Hido Binumut” yazılarını ihtiva eden dilekçe verdiğinin anlaşılması karşısında, dilekçenin altında yer alan sıfatların, üçüncü kişiler üzerinde ciddi korku ve endişe yaratmaya elverişli nitelikte olduğu ve objektif olarak bir kişinin ruh dinginliğini ve iç huzurunu bozabilecek ölçüde bulunduğu, dolayısıyla tehdit suçunun kanuni unsurlarının somut olay bakımından oluştuğu gözetilmeden, “dilekçede herhangi bir tehdit lafzının bulunmadığı ve tehdit suçunun maddi ve manevi unsurlarının oluşmadığı” şeklindeki kanuni ve yerinde olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,Kanuna aykırı ve katılan Metin Baykara vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 18.01.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.