Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 5837 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 10010 - Esas Yıl 2008





Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekte/ başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1- Yaralama suçuna İlişkin kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre hükmün temyiz edilemez olduğu,Anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 ve 1412 sayılı CYY'nin 317. maddesi uyarınca o yer C.Savcısının tebliğ nameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,2- Tehdit suçuna ilişkin temyize gelince,Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına"geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;Tehdit fiili, kişinin ruh dinginliğini bozan, iç huzurunu, bilinç ve irade özgürlüğünü ihlal eden bir olgudur. Fiilin mağdur üzerinde ciddi bir korku yaratabilmesi açısından sonuç almaya objektif olarak elverişli, yeterli ve uygun olması gerekir. Ayrıca tehdidin somut olayda muhatap üzerinde etkili olması şart değildir. Bu nedenle mağdurun korkup korkmadığının araştırılması gerekmez.Tehdit suçunun manevi öğesi genel kasttan ibaret olup, suçun yasal tanımındaki unsurlarının bilerek ve istenerek işlenmesini ifade eder. Olayda tasarlamanın varlığı aranmadığı gibi, saikin de önemi yoktur.Kavga ve tartışma sırasında haksız bir fiilin kendisinde husule getirdiği şiddetli öfke ve elemin (gazabın) failin iradesini etkileyen bir etken olarak kusur yeteneğinde meydana getirdiği azalma nedeniyle koşulları varsa ancak yasal indirim nedeni olarak kabul edilebilmesi olanaklı ise de, önceden ilke boyutunda kastı kaldıran ve suçun oluşumunu engelleyen bir husus olarak kabulü mümkün değildir.Bu açıklamalar karşısında, sanığın tartışma sırasında mağdureyi "seni öldüreceğim, sakat bırakacağım" biçimindeki sözlerle tehdit ettiğinin kabul edilmesi karşısında, öfkenin suç kastını kaldırmayacağı, tehdit suçundan tasarlama öğesinin bulunmadığı ve tehdidin objektif olarak korku yaratacak nitelikte bulunduğu gözetilmeden, atılı suçtan mahkumiyeti yerine yasal olmayan gerekçeyle beraat kararı verilmesi,Bozmayı gerektirmiş ve o yer C.Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden (HÜKMÜN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 31.03.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.