Tehdit suçundan sanık ...'nun, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-1. cümle maddesi uyarınca iki kez 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 58/6-7. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair Kulu Asliye Ceza Mahkemesinin 10/06/2015 tarihli ve 2014/625 esas, 2015/496 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 20.12.2016 gün ve 94660652-105-42-14462-2015-Kyb sayılı yazılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06/01/2017 günlü ve 2016/401652 sayılı tebliğnamesiyle bozma düşüncesiyle daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede, Dosya kapsamına göre,1-Sanığın mağdurlara "yarın bana 8 tane ekmek vermezseniz ön tarafa geçer camlarınızı kırarım, sorumlusu siz olursunuz'' ve ''bana ekmek vermiyorsanız arabanızın tekerlerini keserim'' şeklinde sözlerle her iki müştekiyi de aynı anda tehdit ettiğinin iddia ve kabul edilmesi karşısında, tehdit suçunun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi nedeniyle, zincirleme suç hükümleri gereği tehdit suçundan bir kez ceza verilip, bu cezanın Türk Ceza Kanunu'nun 43/2. maddesi ile artırılması gerekirken, her bir müşteki için ayrı ayrı ceza verilmesinde,2-Sanığın tekerrüre esas alınan kararda suç tarihi itibari ile 18 yaşından küçük olduğu ve tekerrüre esas başka sabıkası da bulunmadığı cihetle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/5. maddesinde yer alan "Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz." şeklindeki düzenleme karşısında, cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine karar verilemeyeceğinin gözetilmemesinde,3-Sanık hakkında düzenlenen iddianamede, müştekilere hitaben ''yarın bana 8 tane ekmek vermezseniz ön tarafa geçer camlarınızı kırarım, sorumlusu siz olursunuz' diyerek tehditte bulunduğu'' iddia edilmiş müştekilerin de aynı şekilde ifade ettikleri eylemin mahkemece de bu şekilde kabul edilmiş olması karşısında, sanığın fiilinin 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 106/1-2. cümlesinde düzenlenen malvarlığı itibariyle zarara uğratacağını ifade ile tehdit vasfında bulunduğu halde, 106/1-1. cümle gereğince karar verilmesinde, isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.TÜRK MİLLETİ ADINA1-OlaySanık hakkında iki ayrı müştekiye karşı tehdit suçundan TCK'nın 106/1-1. maddesi uyarınca açılan davada, müştekilere hitaben ''yarın bana 8 tane ekmek vermezseniz ön tarafa geçer camlarınızı kırarım, sorumlusu siz olursunuz' şeklindeki sözlerinin 106/1-2 cümle kapsamında basit tehdit suçunu oluşturduğu ve müştekilere karşı aynı anda söylenen sözlerle işlenen tehdit suçunun birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi nedeniyle, zincirleme suç hükümleri gereği tehdit suçundan bir kez ceza verilip, bu cezanın Türk Ceza Kanunu'nun 43/2. maddesi ile artırılması gerekirken, her bir müştekiye karşı eylemi için ayrı ayrı ceza verilmesinde, ve sanığın tekerrüre esas alınan kararda suç tarihi itibari ile 18 yaşından küçük olduğu ve tekerrüre esas başka sabıkası da bulunmadığı cihetle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/5. maddesinde yer alan "Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz düzenlemesi karşısında yazılı şekilde verilen kararın usul ve kanuna aykırı olması nedeniyle kanun yararına bozulması istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır.2-Hukuksal Değerlendirme,Dosya kapsamı ve kanun yararına bozma istemi incelenerek birlikte değerlendirildiğinde, sanık hakkında iki ayrı müştekiye karşı tehdit suçundan TCK'nın 106/1-1 maddesine göre açılan davada eylemin 106/1-1 maddeye uyduğunun kabulü ile iki ayrı suçtan hüküm kurulmuş ve sanık hakkında ayrıca 58. maddenin uygulanmasına karar verilmiş ise de, sanığın söylediği iddia ve kabul edilen ''yarın bana 8 tane ekmek vermezseniz ön tarafa geçer camlarınızı kırarım, sorumlusu siz olursunuz" şeklindeki sözlerinin aynı kanunun 106/1-2 cümleye uyan basit tehdit suçunu oluşturduğu gibi, suça konu sözlerin iki müştekiye karşı aynı anda söylenmekle, birden fazla kişiye karşı tek bir fiille işlenmesi nedeniyle, zincirleme suç hükümleri gereği tehdit suçundan bir kez ceza verilip, bu cezanın Türk Ceza Kanunu'nun 43/2. maddesi ile artırılması gerekirken, her bir müştekiye karşı eylemi için ayrı ayrı ceza verilmesinin ve suçun işlendiği tarih itibari ile 18 yaşından küçük olduğu ve tekerrüre esas başka sabıkası da bulunmadığı cihetle, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/5. maddesinde yer alan "Fiili işlediği sırada onsekiz yaşını doldurmamış olan kişilerin işlediği suçlar dolayısıyla tekerrür hükümleri uygulanmaz" düzenlemesine aykırı olarak, sanığın cezasının TCK'nın 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesi ve infazdan sonra denetimli serbestlik uygulanmasına karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı bulunduğu anlaşılmaktadır.3-Sonuç ve KararYukarıda açıklanan nedenlerle,Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Kulu Asliye Ceza Mahkemesinin 10/06/2015 tarihli ve 2014/625 esas, 2015/496 karar sayı ile verilip kesinleşen kararının, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre, cezanın şahsileştirilerek, TCK'nın 106/1-2 maddeye göre hapis ya da adli para cezası tercihinin yapılması, 43. madde uygulaması ile hükümde yer alan TCK'nın 53/1. maddesi ile TCK'nın 50, 51. maddelerinin yeniden değerlendirilmesi gerekeceğinden, sonraki işlemlerin, CMK'nın 309/4-a maddesi gereğince mahallinde yerine getirilmesine, 23.02.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.