Hakaret suçundan sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, .... Sulh Ceza Mahkemesince verilen 25/11/2010 gün ve 2010/24 esas, 2010/202 karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, sanık ... yerine temyiz yoluna başvurmayan sanık ... hakkında tebliğname düzenlendiği, Dairemizin 07.02.2013 gün ve 2013/307 esas, 2013/3426 sayılı kararıyla da, sanık ... hakkında hakaret suçundan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiği için, kararın temyizi kabil olmadığı gerekçesiyle mahkemesine iade edildiği, dosyanın mahalline gönderilmesinden sonra yapılan incelemede, temyiz yoluna başvuran sanık ... hakkında inceleme yapılmadığı belirlenerek, dosyanın Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına gönderilmesi üzerine,Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 16/05/2013 gün ve 2013/142656 sayılı tebliğnamede; “Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, sanığın eksik inceleme ile karar verildiğine ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden REDDİ, ancak;Olayın geçtiği yerin aleni bir yer olup olmadığı hususundaki çelişkinin, sanığın aleyhine yorumlanarak, TCK'nun 125/4 maddesinin de uygulanarak sanığa fazla ceza tayini, Yasaya aykırı bulunduğundan hükmün CMUK’nun 321 nci maddesi uyarınca BOZULMASI, talep ve dosya tebliğ olunur.” denilmektedir.GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ;İncelenen somut olayda, hakaret suçundan sanıklar ... ve ... hakkında yapılan yargılama sonucunda, .... Sulh Ceza Mahkemesinin 25.11.2010 tarihli kararı ile, her iki sanığa TCK’nın 125/1-4, 129/3, 62 ve 52. maddeleri uyarınca 1.300 TL adli para cezası verildiği, sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmün açıklanmasının geri bırakıldığı, sanık ... hakkında ise, kabul etmemesi nedeniyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmediği, Kararın sanık ... tarafından temyizi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca temyiz yoluna başvurmayan sanık ... hakkında tebliğname düzenlendiği, Dairemizce de sanık ... hakkında karar verildiği, ancak temyiz yoluna başvuran sanık ... hakkında temyiz denetimi yapılmadığı anlaşılmıştır.Bu itibarla, hakkında yerel mahkemece verilen mahkumiyet kararına karşı, temyiz başvurusunda bulunan sanık ...'ün bu hükmü ile ilgili olarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca karar düzeltme veya itiraz gibi olağanüstü yasa yollarına başvurulmasına ihtiyaç duyulmaksızın, mevcut talep uyarınca resen inceleme yapılması mümkün görülmüştür.Öte yandan, temyiz isteminde bulunmayan sanık ... hakkında, Dairemizce verilen ve özü itibariyle sonuca etkili olmayan “karar vermeye yer olmadığına” ilişkin karara yönelik, karar düzeltme istemi bulunduğu anlaşılmakla, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yukarıda açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun’un 8/1 maddesi uyarınca, Dairemizce sanık ... hakkında verilen 07.02.2013 gün ve 2013/307 esas, 2013/3426 sayılı kararın kaldırılarak, .... Sulh Ceza Mahkemesince verilen 25/11/2010 gün ve 2010/24 esas, 2010/202 karar sayılı hükmün yeniden incelenmesi sonucu;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;Hakaret suçunun sanık ...’a ait evin balkon kısmında mı yoksa evin içinde mi gerçekleştiği hususunda, sanıklar ..., ... ve ...’ın 25.11.2010 tarihli celsedeki ifadeleri arasında bulunan çelişkinin giderilerek, sonucuna göre TCK’nın 125/4. maddesinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’ün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.