Tehdit suçundan sanık ...’ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-2. cümle maddesi uyarınca 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına dair (kapatılan) Sakarya 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 17/05/2012 tarihli ve 2011/508 esas, 2012/632 sayılı kararı aleyhine Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 07.11.2016 gün ve 94660652-105-54-12701-2016-Kyb sayılı yazılı istemleri ve Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 23/11/2016 günlü ve 2016/390085 sayılı tebliğnamesiyle bozma düşüncesiyle daireye gönderilmiş olduğu görülmekle, dosya incelendi:Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede,Dosya kapsamına göre suç tarihi itibari ile adli sicil kaydında hapis cezasına mahkûmiyeti bulunmayan sanık hakkında tayin olunan 1 ay hapis cezasının 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 50/3. maddesi uyarınca anılan maddenin 1. fıkrasındaki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğunun gözetilmemesinde isabet isabet görülmediğinden, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunduğu anlaşılmıştır.TÜRK MİLLETİ ADINA1-OlaySanık ... hakkında tehdit suçundan 765 sayılı TCK'nin 106/1-2 ve 62 maddeleri uyarınca sonuç olarak 1 ay hapis cezasına hükmedildiği, kararın temyiz edilmeyerek kesinleştiğinin anlaşıldığı olayda, 5237 sayılı TCK'nin 50/3. maddesine göre daha önce hapis cezasına mahkumiyeti bulunmayan sanığın cezasının, seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiği halde, buna uyulmadığından ilgili hükmün bozulmasının istenildiği anlaşılmaktadır.2-Hukuksal DeğerlendirmeDosya kapsamı ve kanun yararına bozma istemi incelenerek birlikte değerlendirildiğinde, sanığın sabıka kaydına göre, suç tarihinde hapis cezasıyla mahkumiyeti bulunmadığı, bu durumda TCK'nin 50/3. maddesi gereğince tayin edilen kısa süreli 1 ay hapis cezasının maddede öngörülen seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiği halde mahkemece buna uyulmadığından kanun yararına bozma isteminin yerinde olduğu anlaşılmakla,3-Sonuç ve KararYukarıda açıklanan nedenlerle,Kanun yararına bozma istemi yerinde görüldüğünden Sakarya (kapatılan) 1. Sulh Ceza Mahkemesince verilip kesinleşen 17/05/2012 gün ve 2011/508 esas, 2012/632 sayılı kararın, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesinin 4. fıkrası uyarınca BOZULMASINA, ancak, bozma nedenine göre bu aykırılık yeniden yargılamayı gerektirmediğinden,CMK'nın 309. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, kararda 5237 sayılı TCK'nin 101/1-2 maddeleri ile verilen 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına hüküm fıkrasından sonra gelmek üzere, hapis cezasının TCK'nin 50/3. maddesine göre seçenek yaptırımlardan 'kahvehanelere gitmekten yasaklanma tedbirine çevrilmesi uygun görüldüğünden 'sanığın takdiren alt sınırdan olmak üzere 15 gün kahvehanelere gitmekten yasaklanmasına' cümlesinin eklenmesine karardaki diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, 05.01.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.