Tebliğname No : 4 - 2013/283957MAHKEMESİ : Bigadiç Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 24/04/2013NUMARASI : 2011/91 (E) ve 2013/182 (K)SUÇLAR : Tehdit, mala zarar verme, yasak silah taşımaYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: 1-Mala zarar verme suçundan verilen kararda öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre hüküm tarihi itibariyle hükmün temyiz edilemez olduğu anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasanın 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nun 317.maddesi uyarınca sanık A.. Ü..'ın tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,2-Sanık hakkında mağdur Hüseyin'e yönelik gıyapta tehdit, silahla tehdit ve yasak silah taşıma suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesinde;Sanığın temyiz dilekçesinde tebligatın usulsüz olduğunu belirterek eski hale getirme talebinde bulunduğu, tebliğat sırasında kendisinin evde olmaması nedeniyle muhtarlığa teslim edilen tebliğ evrakının bir suretinin kapısına yapıştırıldığı, ancak bir komşusuna haber verildiği halde imzasının alınmaması nedeniyle tebliğatın Tebligat Yönetmeliğinin 30.maddesine uygun olmaması ve eski hale getirme kararının da CMK'nın 42. maddesine göre Yargıtay'a ait olması karşısında; mahkemenin temyiz isteminin reddine ilişkin ek kararının hukuksal dayanaktan yoksun olması nedeniyle kaldırılarak ve temyizin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Sanığa yükletilen tehdit ve yasak silah taşıma eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.Ancak,Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da,hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,Silahla tehdit suçundan bozmayı gerektirmiş ve sanık A.. Ü..'ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye uygun olarak, hükümde TCK’nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısımdan (b) ibaresinin çıkartılarak DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin bu bağlamda ONANMASINA,3-Sanığın, mağdurlar Yusuf ve Fatih'i tehdit suçlarından kurulan hükümlerin temyiz incelemesine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak,Sanığın mağdur Fatih'e diğer mağdur Yusuf'un gıyabında söylediği “Yusuf'u işten çıkartın,Yusuf için iyi olmayacak,bir çekirdek herşeyi çözer” biçimindeki sözlerinin, tek bir fiille birden fazla kişiyi tehdit niteliğinde olması nedeniyle, sanık hakkında TCK'nın 43/2. maddesinde öngörülen zincirleme suç hükümlerinin tatbiki yerine iki defa tehdit suçundan mahkumiyet kararı verilmesi,Kanuna aykırı ve sanık A.. Ü..'ın temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.