Görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair, ... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 29.05.2007 tarih ve 2006/369 esas, 2007/182 karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,Dairemizin 09/02/2012 gün ve 2010/481 esas, 2012/2367 sayılı kararıyla; " Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede ;Yargılama ve olayın kanıtlanmasına ilişkin gerekçe: Sanıklara yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve görevliye hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; böylece olaylara ilişkin sorunlarda gerekçenin yeterli bulunduğu,Eleştiri: Sanıkların eylemlerini birden fazla kolluk görevlisine karşı gerçekleştirmelerine karşın, TCY'nın 43/2 maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tiplerine uyduğu,Cezaların eleştiri dışında yasal bağlamda uygulandığı, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak;Sanık ...'in para cezasına ilişkin kesin nitelikteki geçmiş hükümlülüğünün tekerrüre esas olamayacağının gözetilmemesi (1412, m.305)Yasaya aykırı, sanıklar ..., ... ve ...'in temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararların açıklanan noktası, sanık ... hakkında, 5237 sayılı TCY.nın 58/6.maddesinin uygulanmasına ilişkin kısmının hükümden çıkartılmak suretiyle DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Yasaya uygun bulunan hükümler, bu bağlamda ONANMASINA, " karar verilmiştir.I- İTİRAZ NEDENLERİYargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/07/2013 gün ve 2013/42577 sayılı yazısı ile; “ Sanık ... hakkında ...1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/07/1996 gün ve 1995/254 E 1996/113 K sayılı ilamı esas alınarak ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmiştir 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanunun 108. maddesinin 3. fıkrasındaki “İkinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlünün koşullu salıverilmeyeceğine” ilişkin hükmün uygulanabilmesi için; sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümleri uygulanıp 5275 sayılı Kanunun 108/1. maddesi uyarınca infazı yapıldıktan sonra tekrar suç işleyerek ikinci kez tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiği, sanık hakkında tekerrür uygulamasına esas alınan ...1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03/07/1996 Gün ve 1995/254 E 1996/113 K sayılı ilamında sanık hakkında 765 sayılı TCK'nın 81/1-3. maddesi uyarınca uygulama yapıldığı, aynı mahkemece 01/11/2006 tarihli ek karar ile uyarlama yapılarak TCK nun 58. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verildiği, bu şekilde ikinci kez tekerrür koşullarının oluşmadığı gözetildiğinde, hükümlülük kararında mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCY’nın 58/7. maddesi gereğince “Mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” karar verilmesiyle yetinilmesi gerektiği halde, ikinci kez mükerrirlere özgü infaz rejimine tabi tutulmasına karar verilmiştir.Açıklanan nedenlerle, görevi yaptırmamak için direnme ve resmi görevlilere görevinden dolayı hakaret suçlarından kurulan hükümlere dair dairenin onama kararı kaldırılarak, kurulan hükümlerin düzeltilerek onanması gerekmektedir.Sonuç ve istem : Yukarıda açıklanan nedenlerle:Görevi yaptırmamak için direnme ve resmi görevlilere görevinden dolayı hakaret suçlarına dair Dairenin onama kararı kaldırılarak, hükümlerin 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK nun 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanık hakkında görevi yaptırmamak için direnme ve resmi görevlilere görevinden dolayı hakaret suçlarından kurulan hükümlerden "sanık ... için 2. kez tekerrür hükümlerinin uygulanmasına" ilişkin bölümün çıkarılarak hükme mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCY’nın 58/7. maddesi gereğince "mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" ibaresi eklenmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, karar verilmesi,İtirazımızın Dairece yerinde görülmemesi halinde dosyanın Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderilmesi, itirazen arz ve talep olunur.” isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, itiraza konu sanık ve suçlar yönünden incelenerek gereği düşünüldü:II- İTİRAZIN KAPSAMI İtiraz, görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret suçlarından, sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinin onanmasına dair, Dairemizin 09.02.2012 tarihli kararına ilişkin olup, karar bu sanık yönünden yeniden ele alınmış, itiraza konu edilmeyen diğer sanıklar ... ve ... hakkındaki hükümler inceleme dışı bırakılmıştır.III- KARARYargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın itiraz gerekçeleri yerinde görülmekle, 6352 sayılı Kanunun 99. maddesiyle eklenen 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesinin 3. fıkrası uyarınca İTİRAZIN KABULÜNE,İncelenen dosya içeriğine göre, sanık hakkında tekerrüre esas alınan ilamın ...1. Ağır Ceza Mahkemesinin 03.07.1996 tarih ve 1995/254 esas, 1996/113 karar sayılı ilamı ile, 765 sayılı TCK’nın 497/2, 59, 81/1 maddeleri uygulanarak verilen 16 yıl 9 ay 15 gün hapis cezasına ilişkin olduğu, kararın 07.11.1996 tarihinde kesinleştiği, sanığın 22.12.2000 tarihinde şartla tahliye edildiği, bihakkın tahliye tarihinin 09.05.2015 olduğu ve infaz tarihi üzerinden 5 yıllık süre geçmediği için 04.11.2006 tarihinde işlenen suç yönünden tekerrüre esas olduğu anlaşılmaktadır. Ancak Mahkemece bu ilam esas alınarak, İnfaz Kanununun 108/3. maddesi uygulanmış ve ikinci kez tekerrür nedeniyle koşullu salıvermeden yararlandırılmamasına karar verilmiştir. Tekerrür, 765 sayılı TCK'da "cezanın artırım nedeni" olarak öngörülmüş iken, yeni sistemde koşullu salıverilme süresini de etkileyecek şekilde bir "infaz rejimi kurumu" olarak düzenlenmiştir. Mükerrirlere özgü infaz rejimi ise İnfaz Kanununun 108. maddesinde düzenlenmiş ve aynı maddenin 3. fıkrasında "ikinci defa tekerrür hükümlerinin uygulanması durumunda, hükümlü koşullu salıverilmez" düzenlenmesine yer verilmiştir. Sanık hakkında birinci tekerrür şartlarının oluşması nedeniyle tekerrür hükümleri uygulandıktan ve tekerrür uygulanan mahkûmiyet kesinleştikten sonra, yeniden tekerrür hükümlerinin uygulanmasını gerektiren bir suçun işlenmesi halinde ikinci kez tekerrür hükümleri uygulanacak ve hükümlü artık koşullu salıvermeden yararlanamayacaktır. Tekerrür hükümleri eski ve yeni TCK’da koşulları ve sonuçları itibariyle farklı düzenlenmiştir. Bazı ilamlarda infaz üzerinden 3 yıllık bir sürenin geçmesi halinde bu ilam TCK’nın 58. maddesine göre tekerrüre esas olmazken, silinme koşulları oluşmadığı için 765 sayılı TCK’nın 81. maddesi uygulanabilecektir. Yine 765 sayılı TCK’nın 81. maddesinin uygulanmış olduğu ilam, uyarlama sonucu ele alınarak lehe olan 5237 sayılı TCK’nın uygulanması durumunda tekerrür hükümleri çıkarılacaktır. İlamın dosyada bulunmaması halinde bu husus denetim dışı kalacaktır. Bununla birlikte mükerrirlere özgü infaz sistemi yeni infaz kanununda düzenlenen ve TCK’nın 58. maddesi de göz önünde bulundurularak formüle edilen yeni bir sistem olduğundan, ikinci kez tekerrür uygulamasına esas alınan ilamdaki tekerrür uygulamasının da TCK’nın 58. maddesi uyarınca yapılması gerektiği, ayrıca sanığın tekerrüre esas alınan ilamıyla ilgili uyarlama talebi üzerine, ...1. Ağır Ceza Mahkemesinin 01.11.2006 tarihli ek kararı ile, sanık hakkında 5237 sayılı TCK hükümleri uygulanarak ceza miktarı indirilmiş ve TCK’nın 58. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmiş olduğu anlaşılmakla, Dairemizce sanık ... hakkında verilen, 09/02/2012 gün ve 2010/481 esas, 2012/2367 karar sayılı onama kararının KALDIRILMASINA,... Asliye Ceza Mahkemesince verilen 29.05.2007 tarih ve 2006/369 esas, 2007/182 karar sayılı hükmün yeniden incelenmesi sonucu;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Sanığa yükletilen görevi yaptırmamak için direnme ve hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak,Tekerrüre esas alınan önceki ilamda 765 sayılı TCK’nın 81. maddesinin uygulanmış olması ve uyarlama yargılaması yapılarak bu hükmün çıkarılması karşısında, İnfaz Kanunu’nun 108/3. maddesinin uygulanamayacağının gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’ın temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası itiraz yazısına uygun olarak, sanık ... için 2. kez tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin bölümlerin karardan çıkarılarak, "mükerrir olan sanık hakkında 5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejiminin ve cezanın infazından sonra denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına" cümlesinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri kanuna uygun bulunan hükümler, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 06.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.