Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 37071 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 2790 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2012/308188MAHKEMESİ : Halfeti(Kapatılan) Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 03/10/2012NUMARASI : 2011/41 (E) ve 2012/79 (K)Suç : Tehdit, hakaret Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre ve sanığın, yüzüne karşı tefhim olunan hükmü, süre tutum dilekçesi vererek yasal süresi içinde temyiz etmesi karşısında, temyizin reddi kararına ilişkin itiraz haklı bulunmakla ret kararı kararı kaldırılarak dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak; 1-Katılanın, olay tanığı olarak gösterdiği R.. E..'in duruşmadaki yeminli ifadesinde, suça konu olaya şahit olmadığını belirtmesi karşısında, sanığın atılı suçları işlemediğine dair savunması ve katılan eşi ile aralarında mevcut duruma ilişkin aşamalardaki anlatımlarına nazaran, tarafların müşterek çocukları olup katılan ile birlikte ikamet eden tanıklar Hatice ve Berfin'in beyanlarına hangi nedenle üstünlük tanındığı açıklanıp tartışılmadan, eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle hükümlülük kararı verilmesi, 2-Kabule göre de; a)Sanığın aşamalardaki, eşinin kendisini evden kovduğu ve eve almadığına dair beyanları karşısında, tehdit eylemi yönünden TCK'nın 29, hakaret eylemi yönünden ise anılan Kanunun 129. maddelerinin uygulanma olanağı bulunup bulunmadığının tartışılmaması,b)Hükmün gerekçesinde, sanığın geçmişi ve yargılama sürecindeki davranışları nedeniyle takdiri indirim uygulanmasının yerinde olacağı kanaatine varıldığı belirtilmesine karşın, sanığın cezalarından TCK'nın 62. maddesi uyarınca indirim yapılmayarak çelişkiye neden olunması, c)Mahkumiyeti halinde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasını istediği yönünde beyanda bulunan sanık hakkında, anılan müessese takdiren uygulanmamış ise de, hükmün gerekçesinde sanığın geçmişi ve yargılama sürecindeki davranışlarının olumlu yönde değerlendirilmesi karşısında, adli sicil kaydına göre kasıtlı suçtan dolayı 3 aydan fazla hapis cezası bulunmadığı da gözetilerek, TCK'nın 51/1-b maddesi uyarınca bir değerlendirme yapılıp sonucuna göre hapis cezalarının ertelenip ertelenmeyeceği hususunda bir değerlendirme yapılması gerektiğinin gözetilmemesi, d)TCK'nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının düşünülmemesi, Kanuna aykırı ve sanık H.. E..'in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 25/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.