Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 33763 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 41017 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2012/102368MAHKEMESİ : Bursa(Kapatılan) 1. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 01/03/2012NUMARASI : 2011/1754 (E) ve 2012/1394 (K)SUÇ : HakaretYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;Sanığın, belediye başkanı olan mağdur M.. B..'e hitaben yazdığı 10.02.2011 tarihli dilekçesinde, evinin yakınında bulunan kafe barın gece geç saatlere kadar yükses sesli müzik çalıp etrafı ve kendisini rahatsız ettiği, üniversiteye hazırlanan oğlunun ders çalışamayıp ciddi şekilde rahatsız olduğu, barın bulunduğu binanın ve işletmenin ruhsatlı olup olmadığını, Bilgi Edinme ve Değerlendirme Kanunu kapsamında sorması üzerine Belediyece verilen 03.03.2011 tarihli cevapta, işletmenin bulunduğu binadaki tadilatların izinsiz yapıldığı, imalatların izinsiz olduğu ve buna rağmen işyeri açma ve ruhsatı düzenlenmiş olduğunun belirtilmesi karşısında, sanığın belediyenin şikayet hattına telefonla bıraktığı “namuslu ol, şerefli ol, gururlu ol, kendini parayla satma, rüşvetle kendini satma, haraç alma, görevini suistimal etme” biçimindeki sözlerinin kendince hakkı olduğu kanısına rağmen usulsüz çalışan işletmenin faaliyetinin engellenmeyip sorununun çözümsüz kaldığı düşüncesiyle söylenip söylenmediği değerlendirilerek hakkında haksız tahrik uygulanıp uygulanmayacağı sanığın esas hakkındaki savunması da gözetilerek tartışılmadan konuya bizzat belediye başkanının eğilmesinin beklenemeyeceği ve yerel yönetim mevzuatının karmaşık olduğu şeklindeki dosya içereğiyle uyumlu olmayan gerekçeyle tahrik hükmünün uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,Kanuna aykırı ve sanık B.. K..'nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 20/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.