Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 3223 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 40410 - Esas Yıl 2013





##########MAHKEMESİ :##########Sulh Ceza Mahkemesi##############################SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralama##########HÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat####################Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, O Yer Cumhuriyet Savcısının tehdit suçuna yönelik temyiz isteminin suç vasfına ilişkin olduğu kabul edilerek dosya görüşüldü:A-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen yaralama suçlarına ilişkin cezaların nitelik ve niceliğine göre, karar tarihi itibariyle hükümlerin temyiz edilemez olduğu, mağdur ...'ün 30/11/2011 tarihli celsede şikayetçi olmadığını, davaya katılmak istemediğini beyan ettiği bu nedenle sanık ... hakkında yaralama ve tehdit suçlarından verilen hükümlere yönelik yöntemince kamu davasına katılmadığından temyiz hakkının bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca mağdur sanık ... ve O Yer Cumhuriyet Savcısının tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,B- Sanık ... hakkında tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanığın üzerine atılı hakaret suçunun soruşturulması ve kovuşturulmasının şikayete bağlı olması ve mağdur ...'ün 30/11/2011 tarihli celsede şikayetinden vazgeçtiğini belirtmesi karşısında, CMK'nın 223/8. maddesi uyarınca düşme kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden, beraat kararı verilmesi,2-Sanık ...'in, karakolda bulunduğu sırada “seni yaşatmayacağım, ölümün benim elimden olacak, bu gece senin leşini itlere yedireceğim" biçimindeki sözlerle mağduru tehdit ettiğinin 23/05/2011 tarihli yakalama tutanağı ile mağdur ... ve tanık ...'ın aşamalardaki beyanlarından anlaşılması karşısında, sanığın eyleminin TCK'nın 106/1-1. cümlesinde düzenlenen suçu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek sair tehdit suçundan hüküm kurulması,Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.