Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 30537 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 4541 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, yaralama, hırsızlık, mala zarar vermeHÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;A-Tehdit, yaralama ve hırsızlık suçlarına yönelik temyizde,İlk hükümde 3 ayrı tehdit suçundan toplam 3 yıl 6 ay hapis cezası verilmesi karşısında, eylemlerin zincirleme tehdit suçunu oluşturduğu yönündeki bozma sonrası kurulan hükümde CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak oluşturan ceza miktarının 3 yıl 6 ay hapis olması ve hükmedilen cezanın bu miktarın altında kalması nedeniyle, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Sanığa yükletilen tehdit, yaralama ve hırsızlık eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,Sanığın tehdit suçunu birden fazla şikayetçiye yönelik ve farklı zamanlarda işlemesi nedeniyle TCK’nın 43/1-2. madde ve fıkralarının 2 kez uygulanması gerektiği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz bulunmadığından bozma yapılamayacağı,Anlaşıldığından, 1-Sanığın tehdit eylemine ilişkin olarak ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,2-Hırsızlık ve yaralama suçları yönünden ise, İlk hükmün sadece sanık tarafından temyiz edilmesi nedeniyle CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca kazanılmış hak ilkesine aykırı biçimde, ilk hükümde belirlenenden fazla ceza tayin edilmesi, Kanuna aykırı ve sanık ...’ün temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktaları tebliğnameye uygun olarak, CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca hırsızlık suçunda sonuç cezanın 6 ay hapis, yaralama suçunda sonuç cezanın 1 ay 15 gün hapis cezasına indirilmesi” biçiminde, 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK’nın 322. maddesi uyarınca hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, B-Mala zarar verme suçundan kurulan hükmün temyizine gelince,Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak,İlk hükümden sonra temyiz aşamasında şikayetçi ...’ın şikayetinden vazgeçmesi ve sonradan vazgeçmeden dönmenin hukuki sonuç doğurmaması karşısında, mala zarar verme suçu hırsızlık amacıyla işlenmiş olsa da, suç tarihinin TCK’nın 142/4. maddesinde yapılan, mala zarar verme suçunu şikayete bağlı olmaktan çıkaran 06.12.2006 tarihli kanun değişikliğinden önce olması nedeniyle, şikayetten vazgeçme nedeniyle düşme kararı verilmesi gerekirken mahkumiyet hükmü kurulması,Kanuna aykırı ve sanık ...’ün temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.