Kişilerin huzur ve sükununu bozma, yaralama ve hakaret suçlarından sanık ... hakkında yapılan yargılama sonunda mahkumiyetine dair,...Sulh Ceza Mahkemesince verilen 24/05/2011 tarih ve 2008/22 esas, 2011/145 karar sayılı hükmün sanık tarafından temyizi üzerine,Dairemizin 25/12/2013 gün ve 2012/35105 esas, 2013/33624 karar sayılı kararıyla; "Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Sanığa yükletilen yaralama, hakaret ve kişilerin huzur ve sükununu bozma eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu, Eleştiri : Seçenek yaptırım öngören TCK'nın 86/2. maddesi uygulanırken , hapis cezası tercih edildikten sonra TCK'nın 50/2. maddesi uyarınca bu cezanın adli para cezasına çevrilemeyeceği gözetilmemiş ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı, Cezanın eleştiri dışında kanuni bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından sanık ...'ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnarneye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA" oy birliği ile karar verilmiştir.I- İTİRAZ NEDENLERİYargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/02/2014 gün ve 2011/363704 sayılı yazısı ile;“TCK 50/3 maddesince, sanığın, fiili işlediği tarihte on sekiz yaşını doldurmamış veya altmış beş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir hükmü gereğince, sanık hakkında verilen hürriyeti bağlayıcı cezaların seçenek yaptırımlara çevrilmesi zorunludur.Maddi olayda,...Sulh Ceza Mahkemesince yapılan yargılama sonrasında sanık ... hakkında kişilerin huzur ve sükununu bozma, hakaret ve yaralama suçlarından, 1- 5237 sayılı TCK 123/1, 62 md 2 Ay 15 Gün Hapis ve TCK 51/1 md Ertelenmesine, 2- TCK 125/1-4, 62 md 2 Ay 27 Gün Hapis ve TCK 51/1 md Ertelenmesine 3- TCK 86/2, 35, 62 md 25 Gün Hapis ve TCK 50/1-a md 500 TL adli para cezasına karar verildiği ve temyizen Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 25/12/2013 gün ve 2012/35105 Esas, 2013/33624 Karar sayılı kararıyla sanık hakkında hakaret suçundan verilen mahkumiyet kararına ilişkin onama kararının hukuka aykırı olduğu, Sanığın nüfus kaydında, 22/12/1941 doğumlu olup suç tarihi olan 31/07/2007 tarihinde, 65 yaşını doldurduğu ve 5237 sayılı TCK'nın 50/3 maddesi kapsamında hakkında verilen hürriyeti bağlayıcı cezanın paraya ya da diğer seçenek yaptırımlara çevrilmesinin zorunlu olduğunu gözetilerek sanık hakkında verilen hükmün hakaret suçuna ilişkin olarak bozulması gerekmektedir.Bu itibarla, Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 25/12/2013 gün ve 2012/35105 Esas, 2013/33624 Karar sayılı kararına itiraz edilmiştirSONUÇ VE İSTEM : Yukarıda açıklanan gerekçeler ve tüm dosya kapsamına göre,1- İtirazımızın KABULÜNE,2-Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 25/12/2013 gün ve 2012/35105 Esas, 2013/33624 Karar sayılı kararının onama kararının KALDIRILMASINA,3-... Sulh Ceza Mahkemesinin 24/01/2011 tarih ve 2008/22 E- 2011/145 K sayılı ilamında, sanık ... hakkında TCK'nın 125/1-4 ve 62. maddelerinden 2 ay 27 gün hapis ve TCK'nın 51/1 maddesi uyarınca hapis cezasının ertelenmesine ilişkin kararda, sanığın 65 yaşından büyük olduğu ve hakaret suçundan verilen 2 ay 27 gün hapis cezasının TCK'nın 50/3 maddesi uyarınca paraya çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı görüldüğünden Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesinin 25/12/2013 gün ve 2012/35105 Esas, 2013/33624 Karar sayılı kararının hakaret suçuna yönelik olarak BOZULMASINA karar verilmesi,İtirazımız yerinde görülmediği takdirde dosyanın, incelenmek üzere Yüksek Ceza Genel Kuruluna gönderilmesine karar verilmesi, itirazen arz ve talep olunur.” isteminde bulunulması üzerine dosya Dairemize gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü:II- İTİRAZIN KAPSAMIİtiraz, hakaret suçundan, sanık ... hakkında verilen mahkumiyet kararının onanmasına dair, Dairemizin 25/12/2013 tarihli kararına ilişkindir.III- KARARİncelenen somut olayda, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 17/02/2014 gün ve 2011/363704 sayılı itirazında belirtilen hakaret suçuna ilişkin TCK'nın 50/3. maddesinden yapılan hatanın “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçundan kurulan hükümde de yapıldığı, dolayısıyla Dairemizin 25/12/2013 tarih ve 2012/35105 esas, 2013/33624 karar sayılı ilamında “kişilerin huzur ve sükununu bozma” suçundan verilen onama kararının da hatalı olduğu, bu nedenle Dairemiz kararına karşı kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu yönünden de olağanüstü Kanun yollarından olan itiraz yoluna başvurulması gerektiği anlaşıldığından, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı hakkında şimdilik bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA, dosyanın CMK’nın 308. maddesi uyarınca kişilerin huzur ve sükununu bozma suçu yönünden de itiraz yoluna başvurulması için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına GERİ GÖNDERİLMESİNE, 23.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.