Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28489 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25795 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2012/300172MAHKEMESİ : Karacabey 1. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 02/10/2012NUMARASI : 2010/192 (E) ve 2012/965 (K)SUÇ : İmar kirliliğine neden olmaYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;5237 sayılı TCK'nın 184. maddesinin 1. fıkrasında ; "yapı ruhsatiyesi alınmadan veya ruhsata aykırı olarak bina yapma ve yaptırma", aynı maddenin 2. fıkrasında "yapı ruhsatiyesi almadan başlatılan inşaatlar dolayısıyla kurulan şantiyelere elektirik, su veya telefon bağlantısı yapılmasına müsaade etme", 3. fıkrasında ise "yapı kullanma izni alınmamış binalarda herhangi bir sınai faaliyetin icrasına müsaade etme" fiilleri suç olarak düzenlenmiş olup, yine aynı maddenin 4. fıkrasında, "üçüncü fıkra hariç, bu madde hükümleri ancak belediye sınman içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerde uygulanır" hükmü ile 1. ve 2. fıkralar bakımından maddenin uygulanacağı yerler "belediye sınırları içerisi" veya "özel imar rejimine tabi yerler" biçiminde sınırlandırılmıştır. İmar Kanunu'na ya da imara ilişkin diğer yasal düzenlemelere aykırı olan ve ruhsat gerektiren eylemler "bina" yapma niteliğinde olmadığı sürece TCK’nın 184. maddesi kapsamında suç teşkil etmeyecektir,Yargılamaya konu somut olayda; Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 09.01.2012 gün ve 215, 11.09.2012 gün ve 3037 sayılı yazılarında, davaya konu seraların belediye mücavir alanında kaldığından bahsedilmesi, seraların bina niteliğinde olup olmadığı ve yapım tarihleri hakkında bilirkişinin şüpheye yer bırakmayacak açıklamalarda bulunmamış olması karşısında; Belediyeden, davaya konu seraların, belediye sınırı içinde veya özel imar rejimine tabi yerlerden olup olmadığı sorulmadan, ayrıca bilirkişiden, seraların yapım tarihleri ve bina niteliğinde olup olmadığına ilişkin ek rapor alınmadan eksik inceleme ile hükümlülük kararı verilmesi, Kanuna aykırı ve sanık S. B.. müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.