Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 28113 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 25044 - Esas Yıl 2013





Hakaret suçundan sanık ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda,... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14/03/2013 tarihli ve 2012/163055 soruşturma sayılı iddianamenin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 174/1-a maddesi uyarınca iadesine dair,... Sulh Ceza Mahkemesinin 26/03/2013 tarihli ve 2013/235 sayılı kararına yönelik, o yer Cumhuriyet savcısı tarafından yapılan itirazın kabulüne ilişkin, mercii İstanbul 35. Asliye Ceza Mahkemesinin 03/04/2013 tarihli ve 2013/64 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 28/06/2013 gün ve 225183 sayılı istem yazısıyla, Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.İstem yazısında; “Dosya kapsamına göre, olay tarihinde ... Üniversitesi ...Fakültesi Biyoloji Bölümünde öğretim görevlisi olarak çalışan şüpheli hakkında, aynı fakültede görevli diğer bir öğretim görevlisine yönelik hakaret eylemine ilişkin olarak yürütülen soruşturma kapsamında, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 53. maddesi gereğince yapılacak ilk soruşturma sonrası, yetkili kurul tarafından şüpheli hakkında son soruşturmanın açılmasına ilişkin karar verilmesi durumunda kamu davasının açılabileceği gözetilmeden, itirazın bu yönden reddi yerine yazılı şekilde kabulüne karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.TÜRK MİLLETİ ADINAI-Olay: Hakaret suçundan sanık ... hakkında yapılan soruşturma sonucunda,...Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 14/03/2013 tarihli iddianamenin, 2547 sayılı Kanunun 53. maddesi uyarınca öğretim görevlisi olan sanık hakkında son soruşturmanın açılıp açılmayacağı hususunda karar alınmadığı gerekçesiyle iade edildiği, o yer Cumhuriyet savcısının karara itiraz etmesi üzerine, merci... Asliye Ceza Mahkemesince suçun görevden kaynaklanmadığı gerekçesiyle itirazın kabulüne karar verildiği, kesin olan bu karara karşı Kanun yararına bozma yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır.II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:Öğretim görevlisi olan sanığın görevi sırasında işlediği kişisel suç niteliğindeki eyleminde, 2547 sayılı Kanunun 53. maddesi uyarınca son soruşturmanın açılması kararı alınmasının gerekli olup olmadığının belirlenmesine ilişkindir. III- Hukuksal Değerlendirme:2547 sayılı Kanunun 53. maddesinde; “ c. Ceza soruşturması usulü:Yükseköğretim üst kuruluşları başkan ve üyeleri ile yükseköğretim kurumları yöneticilerinin, kadrolu ve sözleşmeli öğretim elemanlarının ve bu kuruluş ve kurumların 657 sayılı Devlet Memurları Kanununa tabi memurlarının görevleri dolayısıyla ya da görevlerini yaptıkları sırada işledikleri ileri sürülen suçlar hakkında aşağıdaki hükümler uygulanır:(1) İlk soruşturma:Yükseköğretim Kurulu Başkanı için, kendisinin katılmadığı, Milli Eğitim Bakanının başkanlığındaki bir toplantıda, Yükseköğretim Kurulu üyelerinden teşkil edilecek en az üç kişilik bir kurulca, diğerleri için, Yükseköğretim Kurulu Başkanınca veya diğer disiplin amirlerince doğrudan veya görevlendirecekleri uygun sayıda soruşturmacı tarafından yapılır. Öğretim elemanlarından soruşturmacı tayin edilmesi halinde, bunların, hakkında soruşturma yapılacak öğretim elemanının akademik unvanına veya daha üst akademik unvana sahip olmaları şarttır.(2) Son soruşturmanın açılıp açılmamasına;.........d) Öğretim elemanları, fakülte, enstitü ve yüksekokul sekreterleri hakkında üniversite yönetim kurulu üyeleri arasından oluşturulacak üç kişilik kurul,.......... Karar verir.” hükümlerine yer verilmiştir.2547 sayılı Kanun'da, 4483 sayılı Kanun'dan farklı olarak “memurların görevlerini yaptıkları sırada işledikleri ileri sürülen suçlar” da kapsama alınmıştır. Konunun açıklığa kavuşturulabilmesi için “görevi sırasında işlenen suçlar” ibaresinin ele alınması gerekmektedir.Görev sırasında işlenen suç, memuriyet görevinden doğan suçlardan farklı olarak suç failinin mutlaka memur olması gerekmeyen, herkes tarafından işlenebilecek suçlardır. Ancak memur tarafından görev sırasında işlenmiş olmaları, özel soruşturma uygulanmasını gerektirir. Böyle bir suçun memur tarafından diğer bir memura veya memur olmayan kimseye karşı işlenmiş olması da önemli değildir. Memurun suçu işlediği sırada görevli olması aranmaktadır. Bu açıklamalar ışığında somut olay değerlendirildiğinde;Suç tarihinde... Üniversitesi ... Fakültesi Biyoloji Bölümünde öğretim üyesi olan sanığın, aynı bölümde görevli müşteki ile tartıştığı sırada ona hakaret etmesi şeklinde iddia edilen eyleminin, sanığın üniversitedeki görevi sırasında olduğu, yüksek öğretim kurumlarında görev yapan öğretim üyelerinin görevlerinden doğan veya görevleri sırasında işledikleri suçlarından dolayı soruşturma ve kovuşturmanın, 2547 sayılı Kanun'un 53. maddesi uyarınca yürütülmesi gerektiği, Danıştay 1. Dairesinin yerleşik uygulamasının da bu yönde olduğu, (ör: 25.09.2013 tarih ve 2013/1278-1129 E.K.) somut olayda, sanık hakkında yasada belirtilen ilgili idare tarafından yapılmış bir soruşturma ve verilmiş lüzum-u muhakeme kararı bulunmaması karşısında, genel hükümler çerçevesinde yapılan soruşturma sonucu düzenlenen iddianamenin iadesi kararına yönelik itirazın reddedilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçeyle itirazın kabulüne karar verilmesi hukuka aykırıdır.IV- Sonuç ve Karar:Yukarıda açıklanan nedenlerle;Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın, Kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,1-.... Asliye Ceza Mahkemesinin 03/04/2013 tarih ve 2013/64 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,2-Aynı Kanun maddesinin 4-a fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, 01.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.