Sulh Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hakaret, tehditHÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Sanığın 16.01.2009 tarih ve 2007/432 E, 2009/2 K sayılı ilamla hükümlülüğüne karar verilip, CMK'nın 231. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve 5 yıl süreyle denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına, denetim süresi içinde yükümlülük yüklenmemesine, hükmün kesinleşmesinden sonra denetim süresi içinde 01/05/2009 tarihinde yeniden benzer suç işlediğinden, hükmün CMK'nın 231/11. maddesi gereğince açıklanmasına ve sanık hakkında hükmedilen cezanın aynen infazına karar verildiği anlaşılmakla;Açıklanmasına karar verilecek yeni hükmün Yargıtay incelemesine tabi olacak ve kesinleşmesi halinde infaza verilecek hüküm olacağı bu nedenle kararın dayandığı tüm kanıtların, bu kanıtlara göre ulaşılan sonuçların, iddia, savunma, tanık anlatımları ve dosyadaki diğer belgelere ilişkin değerlendirmeler ile sanığın eyleminin ve yüklenen suçun unsurlarının nelerden ibaret olduğunun, hangi gerekçeyle hangi delillere üstünlük tanındığının açık olarak gerekçeye yansıtılması ve bu şekilde cezanın şahsileştirilmesi gerekirken, açıklanan ilkelere uyulmadan, önceki karara yollama yapılmak suretiyle Anayasanın 141. ve 5271 sayılı CMK'nın 34 ve 223, 230. maddelerine aykırı davranılması,2-Kabule göre de;a)Sanık tarafından gönderilen mesajlardaki hangi sözlerin hakaret suçlarını oluşturduğu ve zincirleme suça ilişkin TCK’nın 43. maddesinin unsurlarının ne suretle gerçekleştiği açıklanmadan yetersiz gerekçeyle hüküm kurulması,b)Tehdit suçundan hüküm kurulurken, 30/04/2010 tarihli kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm bölümünde suç adının tehdit yerine hakaret olarak yanlış gösterilmesi,Kanuna aykırı ve Üst Cumhuriyet Savcısının temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 27/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.