Tebliğname No : 2 - 2011/337729MAHKEMESİ : İstanbul 20. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 30/06/2011NUMARASI : 2010/1076 (E) ve 2011/1531 (K)SUÇ : HakaretYerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, kanuni koşulları bulunmayan duruşma isteminin, 1412 sayılı CMUK'nın 318. maddesi uyarınca reddine karar verilerek dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-Hakaret fiillerinin cezalandırılmasıyla korunan hukuki değer, kişilerin onur, şeref ve saygınlığı olup, bu suçun oluşabilmesi için, davranışın kişiyi küçük düşürmeye matuf olarak gerçekleşmesi gerekmektedir. Bir hareketin tahkir edici olup olmadığı bazı durumlarda nispi olup, zamana, yere ve duruma göre değişebilmektedir. Kamu görevlileri veya sivil vatandaşa yönelik her türlü ağır eleştiri veya rahatsız edici sözlerin hakaret suçu bağlamında değerlendirilmemesi, sözlerin açıkça, onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut bir fiil veya olgu isnadını veya sövmek fiilini oluşturması gerekmektedir. Sanığın, kendisine haksız yere trafik ceza tutanağını düzenleyen ve hakaret ettiğini iddia eden görevliler hakkında Başbakanlık İletişim Merkezi ve İstanbul Emniyet Müdürlüğüne yapmış olduğu şikayetle ilgili soruşturma izni verilmemesi üzerine müdürlüğe gönderdiği e-maildeki “bu ne rezillik, bu ne kepazelik, bu ne ahlaksızlık ve terbiyesizlik,…” şeklindeki sözler bir bütün olarak değerlendirildiğinde, herhangi bir kişi hedef alınmadığı gibi, e-maildeki sözlerin, kişilerin onur, şeref ve saygınlığını rencide edici boyutta olmayıp, ağır eleştiri niteliğinde olduğu ve hakaret suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden,2-Kabule göre de;Sanık hakkında hükmolunan hapis cezasının kanuni sonucu olarak, TCK'nın 53/1. maddesindeki hak yoksunluklarına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,Kanuna aykırı ve sanık K.. E..’nin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/01/2014 tarihinde Başkan H.. A..’in hükmün onanması yolundaki karşı oyu ve oybirliğiyle karar verildi.