Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24273 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 49561 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 4 - 2014/398839MAHKEMESİ : Divriği Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 11/03/2011NUMARASI : 2010/132 (E) ve 2011/28 (K)SUÇLAR : Tehdit, yaralama, mala zarar vermeYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;1-Sanığa yükletilen katılan S.. Ş..'e yönelik yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından sanık G.. Ş.. müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA,2-Mağdur B.. K..'ye yönelik tehdit ve yaralama suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri ile mala zarar verme suçundan verilen mahkumiyet kararının temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;a)Sanığın, köy mezrasındaki işi nedeniyle evinin önüne gelen yeğeni mağdur B.. K..'ye, oradan uzaklaşması gerektiğini söyleyerek, elindeki av tüfeğini doğrultup bir el ateş ettikten sonra ölümle tehdit etmesi şeklinde kabul gören eyleminin, bütün halde silahla tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek, basit tehdit ve silahla yaralamaya teşebbüs suçlarından ayrı ayrı hükümler kurulması,b)Olay sabahı yaşanan tartışma sonrasında akşam saatlerinde, katılan ile mağdurun eşyalarının da bulunduğu barakalarının yanması olayının başlangıcını görenin olmaması, sanığın tüm aşamalarda kendisine yükletilen mala zarar verme suçunu kabul etmemesi ve yangının çıkış nedenine ilişkin bir bulgunun da bulunmaması karşısında, yükletilen suçu işlediğine dair kesin delil bulunmayan sanığın beraatine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yerinde olmayan gerekçe ile mahkumiyetine hükmedilmesi,Kanuna aykırı ve sanık G.. Ş.. müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 12/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.