Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24064 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 8133 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2011/69885MAHKEMESİ : Aydın(Kapatılan) 2. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 20/09/2010NUMARASI : 2010/164 (E) ve 2010/877 (K)SUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralamaYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;1-Sanık C.. K..'a yükletilen yaralama eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,Cezanın kanuni bağlamda uygulandığı,2-Sanık S.. Ş.. hakkında hakaret suçundan ceza verilmesine yer olmadığı hükmünün de usul ve kanuna uygun bulunduğu,Anlaşıldığından katılan sanık C.. K..'un ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,3-Sanık C.. K.. hakkında tehdit ve hakaret suçlarından kurulan hükümlere yönelik temyize gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;a-Sanığın atılı suçu kabul etmemesi ve katılanın, sanığın tehdit eylemini gerçekleştirdiğine dair soyut iddiaları dışında sanık hakkında başkaca delil bulunmaması karşısında, katılanın iddialarının savunmaya neden üstün tutulduğu açıklanıp tartışılmadan, yetersiz gerekçeyle mahkumiyet kararı verilmesi, b-Kabule göre de;Sanığın katılanı "bizim paramızı vermezsen biz almasını biliriz, arabanın camlarını indiririm" biçimindeki sözlerle tehdit ettiğinin kabul edilmesi karşısında, eyleminin, katılanın vücut bütünlüğüne veya cinsel dokunulmazlığına yönelik olmayıp TCK’nın 106/1. maddesinin 2. cümlesi kapsamında kaldığı gözetilmeden, aynı Kanun maddesinin 1. cümlesi gereğince mahkumiyet kararı verilmesi,Kanuna aykırı ve sanık C.. K..'un temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 09.03.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.