Tebliğname No : 2 - 2011/172019MAHKEMESİ : İzmir 16. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 28/12/2010NUMARASI : 2010/1490 (E) ve 2010/1822 (K)SUÇLAR : Hakaret, yaralamaYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak; 1- Sanık Ş.. B..'nun kovuşturma aşamasındaki inkara yönelik savunması, katılanlar S.. Z.., H.. V..'in sanık Ş.. B..'nun kendilerine silahla ateş etmediği yönündeki beyanları ve tanıklar M.. U.. ile M.. K..'nın katılanlara silahla ateş edenin diğer sanık M.. Z.. olduğu yönündeki anlatımları karşısında, sanık Ş.. B..'nun yüklenen suçları işlediğine dair kolluk aşamasındaki sonradan kabul etmediği soyut beyanı dışında başka bir delil bulunmadığı gözetilmeden, yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle sanık Ş.. B.. hakkında silahla yaralamaya teşebbüs suçlarından mahkumiyet kararı verilmesi, 2- Sanık M.. Z..'un ikinci kattan silahla aşağıda bulunan katılanlar S.. Z.. ve H.. V..'e ateş etmesi eyleminde, olayda kullanılan silahın kuru sıkı olup, sadece ses ve gaz fişeği atar halde bulunması nedeniyle uzak mesafeden yaralamaya elverişli nitelikte olmaması karşısında, somut olayda yaralamaya teşebbüs suçunun unsurlarının gerçekleşmediği ve eyleminin bütün halinde silahla tehdit suçunu oluşturduğunun gözetilmemesi,3- İlk haksız hareketin kimden kaynaklandığı tartışılmadan, bunun tespit edilememesi halinde "şüpheden sanık yararlanır" ilkesi gereğince tüm sanıklar hakkında haksız tahrik hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde hükümler kurulması,4- Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı olan sanıklar S.. Z.. ve H.. V..'e yüklenen katılan Ş.. B..'ya yönelik yaralama suçlarının 5271 sayılı CMK'nın 253. maddesi uyarınca uzlaşmaya tabi olması karşısında, anılan Kanunun 253 ve 254. maddelerinde öngörüldüğü biçimde katılan Ş.. B..'ya yöntemine uygun uzlaşma önerisinde bulunulması ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Kanuna aykırı ve sanıklar M.. Z.., Ş.. B.., S.. Z.., H.. V..'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yeniden hüküm kurulurken karşı temyiz olmadığından 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince yürürlükte olan 1412 sayılı CMUK'nın 326/son maddesinin gözetilmesine, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.