Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23853 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 32466 - Esas Yıl 2012





Tebliğname No : 8 - 2011/113463MAHKEMESİ : Ankara 20. Asliye Ceza MahkemesiTARİHİ : 23/12/2010NUMARASI : 2009/1374 (E) ve 2010/1379 (K)SUÇLAR : Tehdit, mala zarar verme, hakaret, yaralamaYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:1-Sanık E.. Ö.. hakkında tehdit ve sanık M.. Y.. hakkında 6136 sayılı Kanuna aykırılık suçlarından verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karara karşı; yalnızca itiraz yolu açık ve dolayısıyla yapılan başvurunun bu doğrultuda değerlendirilmesinin gerekli bulunduğu,Anlaşıldığından, sanıklar E.. Ö.. ve M.. Y.. müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, temyiz davası isteği hakkında bir KARAR VERMEYE YER OLMADIĞINA,2-Sanık E.. Ö.. hakkında yaralama suçlarından verilen beraat kararının gerekçesine yönelik bulunmayan temyizde sanığın hukuki yararının bulunmadığı anlaşıldığından, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddeleri uyarınca, sanık E.. Ö.. müdafiinin tebliğnameye uygun TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,3- Diğer hükümlere yönelik temyize gelince,Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre, mahkemenin genel güvenliği kasten tehlikeye sokma suçunun silahla tehdit suçuna dönüştüğü gerekçesiyle ayrıca TCK'nın 170/1-c maddesi gereğince ceza tertibine yer olmadığına biçimindeki kararının eylemi ikiye bölerek ayrıca bu suçtan da hüküm kurduğu şeklinde kabul edilmemesi ve yine mahkemece sanık M.. Y.. hakkında mala zarar verme suçundan kurulan hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunda tartışma yapılmamış ise de, sanık M.. Y..'ın katılan Ö.. K..'un zararını gidermediğinin dosyadan anlaşılması karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;a) Sanık S.. Ö..'a yükletilen tehdit, mala zarar verme, hakaret ve yaralama ve sanık M.. Y..'a yükletilen tehdit ve mala zarar verme eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,Sanık S.. Ö.. hakkında tehdit ve yaralama suçları ile sanık M.. Y.. hakkında tehdit suçundan kurulan hükümlerde hak yoksunluklarına hükmedilirken kendi altsoyu dışındaki kişiler üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden, yanılgılı hüküm kurulmuş ise de, mahkumiyetin kanuni sonucu olarak infaz evresinde re'sen ve doğru olarak, TCK'nın 53. maddesinin 1 ilâ 3. fıkralarında öngörüldüğü biçimde uygulanması mümkün görüldüğünden bozmayı gerektirmediği, yine adli sicil kaydına göre mükerrir olan sanık S.. Ö.. hakkında, seçimlik ceza öngören suçlarda hapis cezasının tercih edilmesi zorunluluğu gözetilmeden, hakaret ve mala zarar verme suçlarından adli para cezası seçilmek suretiyle TCK’nın 58/3. maddesine aykırı davranılmış ise de, karşı temyiz olmadığından bozma yapılamayacağı, Eleştiri dışında cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından, sanıklar S.. Ö.. ve M.. Y.. müdafiinin ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye kısmen aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, b)Sanık M.. Y.. hakkında hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;Adli sicil kaydında sabıkası bulunmayan sanık hakkında, CMK'nın 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı hususunun tartışmasız bırakılması, Kanuna aykırı ve sanık M.. Y.. müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.