Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23836 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9159 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 4 - 2011/83845MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. Sulh Ceza MahkemesiTARİHİ : 03/06/2010NUMARASI : 2008/373 (E) ve 2010/530 (K).SUÇLAR : Tehdit, hakaretYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Anayasa'nın 40/2, 5271 sayılı CMK'nın 34/2 ,232/6 ve 1412 sayılı CMUK’nın 310. maddelerine göre, kararda başvurulacak yasa yolu, süresi , mercii ve şeklinin kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıkça gösterilmesi gerektiği halde; yerel mahkemece sanığın yüzüne karşı verilen hükümde yasa yoluna başvuru süresinin “tefhim ve tebliğ tarihinden itibaren” şeklinde yazılmak suretiyle yanıltıcı ibare kullanılması ve temyiz süresinin başlangıcı konusunda tereddüte yol açılması ile temyiz merciinin belirtilmemesi karşısında, sanığın yüzüne karşı yapılan bildirimin geçersiz olduğu ve müdafiine yapılan tebliğatın ise geçerli olduğu görülmekle, sanık müdafiinin temyiz isteminin süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak; 5271 sayılı CMK'nın 5728 sayılı Kanun ile değişik 231/5. maddesi uyarınca mahkemece hükmolunan iki yıl veya daha az süreli hapis veya adli para cezasına ilişkin hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilebilmesi için; suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın aynen iade suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesi gerekmektedir. Anılan maddedeki zarar kavramından, yalnızca basit bir araştırma ile belirlenecek maddi zararların anlaşılması gerekmektedir. Anılan zarar, ölçülebilir, belirlenebilir (somut) maddi zarara ilişkin olup, manevi nitelikteki zararı kapsamamaktadır.İşlenen tehdit ve hakaret suçları nedeniyle mağdurun giderilmesi gereken maddi zararının bulunmaması ve sanığın adli sicil kaydının olmaması karşısında; mahkemece, sanığın kişilik özellikleri, duruşmadaki tutum ve davranışları ile yasa maddesindeki diğer koşulların bulunup bulunmadığının tartışılması yerine, “zararın karşılanmadığı” biçimindeki yasal olmayan ve yetersiz gerekçeyle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,Kanuna aykırı ve sanık M.. U.. müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03/07/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.