Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23711 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 34090 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : KYB - 2012/312878Tehdit suçundan sanık İ.. M..'in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 106/1-2. cümle, 43/1, 62 ve 52/2. maddeleri uyarınca 600 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin, Biga Sulh Ceza Mahkemesi'nin 25/09/2012 tarihli ve 2011/10 esas, 2012/849 sayılı kararının, kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, 09/07/2014 gün ve 312878 sayılı istem yazısıyla Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.İstem yazısında; “Dosyanın yapılan incelemesinde:Sanığa yüklenen sair tehdit suçunun, takibinin şikayete bağlı olması ve mağdur N.. M..'in, 26/01/2012 tarihli oturumda, şikayetinden vazgeçip, sanığın da, 25/06/2012 tarihli duruşmada bu vazgeçmeyi kabul etmesi karşısında, şikayet yokluğu nedeniyle kamu davasının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 73/4 ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 223/8. maddeleri gereğince düşürülmesi yerine, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulmasında isabet görülmemiştir.” denilmektedir.TÜRK MİLLETİ ADINAI-Olay: Sair tehdit suçundan sanık İ.. M.. hakkında yapılan yargılama sonucunda, Biga Sulh Ceza Mahkemesi'nin 25/09/2012 tarihli kararıyla, adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verildiği, yoklukta verilen kararın temyiz edilmeksizin kesinleşmesi üzerine, bu cezanın infazı sırasında müşteki N.. M..’in hükümden önce şikayetinden vazgeçmiş olmasına rağmen, bu husus gözetilmeden sanığın cezalandırılmış olduğu belirlenerek, kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:Kovuşturması şikayete bağlı olan sair tehdit suçunda, hükümden önce gerçekleşen şikayetten vazgeçme nedeniyle CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca kamu davasının düşürülmesi zorunluluğunun gözetilmemesine ilişkindir.III- Hukuksal Değerlendirme:5237 sayılı TCK'nın 106/1-2 cümlesinde, "...malvarlığı itibariyle büyük bir zarara uğratacağından veya sair bir kötülük edeceğinden bahisle tehditte ise, mağdurun şikayeti üzerine, altı aya kadar hapis veya adli para cezasına hükmolunur." hükümlerine yer verilmiş,Aynı Kanun’un 73. maddesinin 4. fıkrasında da, “Kovuşturma yapılabilmesi şikayete bağlı suçlarda kanunda aksi yazılı olmadıkça suçtan zarar gören kişinin vazgeçmesi davayı düşürür." hükümleri düzenlenmiştir.5271 sayılı CMK'nın 223. maddesinin 8. fıkrasında ise, “Türk Ceza Kanununda öngörülen düşme sebeplerinin varlığı yada soruşturma yada kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması hallerinde, davanın düşmesine karar verilir." hükmü yer almaktadır.İncelenen dosyada; müşteki N.. M..’in 26.01.2012 tarihli celsede, eşi olan şüpheliyle ilgili şikayetinden vazgeçtiği ve şüphelinin de 25.06.2012 tarihli oturumda vazgeçmeyi kabul etmesi karşısında; sanık hakkında sair tehdit olarak kabul edilen eylemiyle ilgili açılan kamu davasının, TCK’nın 73/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince düşürülmesine karar verilmesi gerekirken, şikayetten vazgeçme beyanı dikkate alınmadan kurulan mahkumiyet hükmü hukuka aykırıdır.IV- Sonuç ve Karar:Yukarıda açıklanan nedenlerle;Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,1-Tehdit suçundan sanık İ.. M.. hakkında, Biga Sulh Ceza Mahkemesi'nin 25/09/2012 tarihli ve 2011/10 esas, 2012/849 sayılı kararının, 5271 sayılı CMK'nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 2-Anılan Kanun maddesinin 4/d fıkrası uyarınca karardaki hukuka aykırılık, hükmün Yargıtay tarafından düzeltilmesini gerektirmekle; sanık hakkında tehdit suçundan açılan kamu davasının, TCK’nın 73/4 ve CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince DÜŞMESİNE,3-Bu suçdan hükmolunan cezanın infaz edilmemesine, 05/03/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.