Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20333 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 36118 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, hakaret, yaralamaHÜKÜMLER : Mahkumiyet, beraat, ceza vermekten vazgeçilmesiYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Sanıklar ..., ..., ... ve ... 'a yükletilen hakaret eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanıklar tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükümleri etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.Ancak, Sanıklar hakkında, TCK'nın 129/3 maddesi gereğince doğrudan ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, TCK'nın 125. maddesi uyarınca cezalandırılmasına karar verildikten, sonra yazılı şekilde hükümler tesisi,Kanuna aykırı, sanıklar ..., ... ,... ve sanık ... müdafilerinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, sanıkların hakaret suçundan cezalandırılmalarına ve hakaretin karşılıklı olması sebebiyle ceza verilmesinden vazgeçilmesine ilişkin kısımların karardan çıkarılmasına, yerine "sanıkların hakaret suçunu karşılıklı olarak işledikleri anlaşıldığından, TCK'nın 129/3. maddesi uyarınca sanıklar hakkında ceza verilmesine yer olmadığına" ibaresinin eklenmesi biçiminde DÜZELTİLEREK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükümlerin, bu bağlamda ONANMASINA, Yaralama ve tehdit suçlarına ilişkin hükümlere yönelik temyize gelince;Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak; a-)Sanık ...'ın, aşamalarda, birkaç adet hayvanını bitişikteki diğer sanıklar... ve ...'nın tarlasından çıkarırken, onların kendisini yanlış anlayıp, kendi hayvanı olduğunu düşündükleri için tartıştıklarını savunması ve mahkemece tarafların birbirine karşılıklı hakaret ettiklerinin kabul edilmesi karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak, TCK'nın 29. maddesindeki haksız tahrik hükmünün sanıklar lehine uygulanma olanağı tartışılmadan, yetersiz gerekçe ile hüküm kurulması, b-)CMK'nın 231/6. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının uygulanması için, suçun işlenmesiyle mağdurun veya kamunun uğradığı zararın, aynen iade, suçtan önceki hale getirme veya tazmin suretiyle tamamen giderilmesinin gerektiği belirtilse de, anılan maddenin 6/c fıkrasında belirtilen zarar kavramı, maddi (somut) zarara ilişkin olup, manevi nitelikteki zararı kapsamaması ve sanıkların tehdit eylemleri sonucunda dosyaya yansımış somut bir zararın bulunmaması, yaralama suçlarında taraflara zarar tazmini talepleri olup olmadığı sorularak talep halinde somut zararın tespit edilmesinin gerekmesi karşısında '' zararın tazmin edilmediği'' şeklindeki yasal olmayan gerekçelerle, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi, Kanuna aykırı ve sanıklar ..., ... , ... ve sanık ... müdafilerinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.