Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18974 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 1087 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Konut dokunulmazlığını ihlal, tehditHÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Sanığa yükletilen konut dokunulmazlığını ihlal ve tehdit eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,1-Tehdit suçuna yönelik temyiz nedenleri yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak HÜKMÜN ONANMASINA,2-Konut dokunulmazlığını ihlal suçuna ilişkin hükümde ise, TCK'nın 62. maddesi gereğince 1/4 oranında indirim yapılırken hesap hatası nedeniyle hapis cezasının 10 ay yerine 10 ay 4 gün olarak belirlenmesi ve buna bağlı olarak da hapis cezası adli para cezasına çevrilirken 6000 TL yerine 6080 TL olarak fazla ceza tayini,Kanuna aykırı, sanık ...... müdafiinin temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktası tebliğnameye kısmen uygun olarak, uygulamaya göre sonuç hapis cezasının 6000 TL adli para cezasına indirilmesi biçiminde DÜZELTİLMEK ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hüküm, bu bağlamda ONANMAK suretiyle 5320 sayılı Kanunun 8/1. madde ve fıkrası aracılığıyla 1412 sayılı CMUK'nın 322. maddesi uyarınca davanın esasına, 28/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.