Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15233 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 37660 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇLAR : Hakaret, tehdit, 4320 sayılı Yasaya aykırılık HÜKÜMLER : Mahkumiyet, düşmeYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:1-Hakaret suçu yönünden şikayetin geri alınması sonrasında sanığa vazgeçmeyi kabul edip etmediği sorulmamış ise de, gerekçeli kararın kendisine tebliğine rağmen hakaret suçundan verilen düşme kararını temyiz etmemesi karşısında, sanığın vazgeçmeyi kabul etmiş sayılacağı ve CMUK'nın 309. maddesinde belirtilen emredici kural gereğince, sanığın yararına olan hukuk kurallarına aykırılık, sanık aleyhine hükmün bozdurulması için Cumhuriyet Savcısına bir hak vermeyeceğinden, 5320 sayılı Kanunun 8/1 ve 1412 sayılı CMUK’nın 317. maddesi uyarınca, O Yer Cumhuriyet Savcısının tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE, 2-Tehdit suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik incelemede; Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;Sanığa yükletilen tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,Cezanın yasal bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından sanık ...'in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 3-4320 sayılı Kanuna aykırı davranma suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince; Hükümden sonra, 20.03.2012 tarih ve 28239 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve aynı gün yürürlüğe giren 08.03.2012 gün ve 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanunun 23/1. maddesi ile 14.01.1998 tarih ve 4320 sayılı Ailenin Korunmasına Dair Kanunun tümüyle yürürlükten kaldırılması karşısında, TCK'nın 7/2. madde ve fıkrasındaki "suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanun ile sonradan yürürlüğe giren kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan kanun uygulanır ve infaz olunur" hükmü gözetilerek, sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 06/05/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.