MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, şantajHÜKÜMLER : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;1-TCK'nın 107/2. maddesinde “Kendisine veya başkasına yarar sağlamak maksadıyla bir kişinin şeref veya saygınlığına zarar verecek nitelikteki hususların açıklanacağı veya isnat edileceği tehdidinde bulunulması halinde de birinci fıkraya göre cezaya hükmolunur.” şeklinde düzenleme bulunması, eylemin sanık tarafından müştekinin cep telefonuna "bana yarın akşam 7' ye kadar göndereceksin para, akşam 7'de hesabımda olmazsa babanla göşürecem ve bendeki çıplak resmini babana gönderip göstereceğim, hiç bir şüphen olmasın hesap numaramı sorarsan veririm yarın akşam 7'ye kadar vaktin var unutma hiç şakam yok", "akşam 7'ye kadar vaktin var sana bu son sözüm gerisini sen bile tahmin edemezsin" ve "senin canın sıkılırsa ne olur lan asıl sen benim canımı sıkma istersen aynı resimleri abine de babana da göndertmeye hiç üşenmem gelirim oraya rezil ederim seni aklı sıra beni korkutuyor" biçiminde mesajlar çekerek gerçekleştirildiğinin kabul edilmesi karşısında; eylemin bir bütün halinde sadece şantaj suçunu oluşturduğu gözetilmeden, tehdit suçundan da hüküm kurularak fazla ceza tayini2-Hapis ve adli para cezasının birlikte uygulanmasını öngören şantaj suçundan hüküm kurulurken, hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesi karşısında, gerekçe gösterilmeksizin alt sınırı 30 gün olan adli para cezasının 365 gün olarak belirlenerek çelişkiye yol açılması, 3-TCK'nın 53/l-(c) maddesindeki hak yoksunluğunun sanığın kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi, 4-Anayasa Mahkemesi’nin hükümden sonra 24/11/2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK’nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendinde yer alan “ve diğer siyasi hakları kullanmaktan” ibaresinin iptaline karar verilmiş, ayrıca aynı bentte yer alan “seçme ve seçilme” ehliyetleri ile ilgili olarak da, hükümlünün, hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakılması uygulamasını engelleyici nitelikte iptal kararları verilmiş olması ve doğan boşluk nedeniyle bu hususta yeni bir yasal düzenleme yapılması ihtiyacının ortaya çıkması karşısında, yerel mahkeme hükmünde bu hak ve ehliyetlerden yoksun bırakmaya ilişkin uygulamanın dayanaksız kalması,Bozmayı gerektirmiş ve sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri ve tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 01.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.