Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13995 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 35393 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Yaralama, konut dokunulmazlığını ihlal, 4320 sayılı Kanuna muhalefet HÜKÜMLER : Mahkumiyet Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre, dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, yapılan incelemede;1-Sanığa yükletilen yaralama ve konut dokunulmazlığını ihlal eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından sanık ...’nın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA, 2-4320 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan hükmün temyizine gelince,Hükümden sonra 20.03.2012 tarihinde yürürlüğe 6284 sayılı Kanunun 23/1 maddesi ile 4320 sayılı Kanunun yürürlükten kaldırıldığı, 6284 sayılı Kanunun 13/1 maddesi uyarınca söz konusu eylem için zorlama hapsinin öngörüldüğü, görevli mahkemenin de anılan Kanuna göre aile mahkemesi olduğu gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi hususunun değerlendirilmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...’nın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki onama düşüncesinin reddiyle başkaca yönleri incelenmeksizin HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 28/04/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.