Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 13690 - Karar Yıl 2010 / Esas No : 944 - Esas Yıl 2010





Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle, başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:1- Sanık hakkında basın yoluyla yargıyı etkileme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz ile ilgili olarak, öngörülen cezanın nitelik ve niceliğine göre hükmün temyiz edilemez olduğu,Anlaşıldığından, 5320 sayılı Yasa'nın 8/1 ve 1412 sayılı CYY'nin 317. maddesi uyarınca sanık M.Murat müdafiinin tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ İSTEĞİNİN REDDİNE,2- Sanık hakkında basın yoluyla hakaret suçundan kurulan hükme yönelik temyize gelince;Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak;a- Kamuoyunda A... Hocacılar olarak bilinen topluluk hakkında İstanbul Birinci DGM'nin 2000/82 Esasında görülmekte olan "ÇIKAR AMAÇLI SUÇ ÖRGÜTÜ KURMAK"tan açılan kamu davasının yargılaması sırasında katılan Ebru'nun kendisinin sonradan sanık M.Murat'a ait olduğu belirlenen evde tehdit edildiğini, içeceğine ilaç katmak suretiyle iradesinin sakatlanarak çıplak fotoğraflarının çekilip basına dağıtıldığını ileri sürerek bu davaya müdahil olması nedeniyle, sanık M.Murat'ın Ebru'nun bu beyanı ile kendisine hakaret ve iftira edildiğinden bahisle Mart 2003'de yazıp yayınladığı "Ebru Ş... Olayının Arka Planı" adlı kitabın 11. sayfasında "T..." adlı dergide yayınlanan görüntülere atıf yaparak Ebru'nun aracısı vasıtasıyla müşterisinden para aldığını, Ebru'nun parayı sayarak teslim aldığını ve müşteriyle yalnız kaldığını", 12. sayfasında T... Gazetesi'nin haberine istinaden bir bayanın 50 milyon liraya Ebru'yu pazarlamaya çalıştığını, 60. sayfasında Ebru'nun erkeklerle para karşılığı birlikte olduğuna dair çok sayıda haberler yayınlandığını, 80. sayfada Ebru'nun o dönemde hiçbir işte çalışmayıp geçimini fuhuştan karşıladığını vb. sözlerle katılana hakaret içerikli, olumsuz, onur ve saygınlığını zedeleyici ifade ve yorumlarda bulunduğu tüm dosya içeriği ile sübuta ermiştir.Katılan İstanbul DGM'ce yargılamada söylediği, kendisinin çıplak fotoğraflarının içeceğine ilaç katılmak suretiyle iradesi dışında çekildiğine ve tehdit edildiğine ilişkin sözlerinin şikayet hakkının kullanılması niteliğinde ve Anayasa'nın 36 ve 5237 sayılı Yasa'nın 128. maddesinde öngörülen iddia ve savunma kapsamında kaldığı, ayrıca söz konusu ifadelerin hakaret kastıyla söylenmemesi nedeniyle "karşılıklı hakaret" olarak nitelendirilemeyeceği gözetilmeden 5237 sayılı Yasa'nın 125/1, 52. maddeleri uyarınca sanığa hakaret suçundan verilen cezanın aynı Yasa'nın 129. maddesi uyarınca ceza verilmesinden vazgeçilmesine, hükmolunması,b- Kabule göre; hakaretin karşılıklı olduğundan bahisle 5237 sayılı TCK'nm 129/3. maddesi gereğince ceza verilmesine yer olmadığına dair karar ile yetinilmesi gerekirken, sanık hakkında aynı Yasa'nın 125/1, 52/2. maddeleri gereğince cezalandırılmasına karar verildikten sonra yazılı şekilde hüküm kurularak çelişki yaratılması,Yasaya aykırı ve katılan Ebru vekili ile sanık M.Murat müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden (HÜKMÜN BOZULMASINA), yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13.07.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.