MAHKEMESİ :Sulh Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, hakaretHÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede:1-Sanığa yükletilen mağdur ...'a yönelik tehdit eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı; Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.Ancak,Tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetin, kesin nitelikteki adli para cezasından ibaret olması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanması,TCK'nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,Kanuna aykırı, sanık ...'un temyiz iddiaları bu nedenle yerinde ise de, bu aykırılık, yeniden duruşma yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte bir yanılgı olduğundan, temyiz edilen kararın açıklanan noktaları tebliğnameye aykırı olarak, “tekerrür hükümlerinin uygulanmasına ilişkin kısımların hükümden çıkarılması” ve “ TCK'nın 53/l-(c) maddesinde yer alan haklardan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” biçiminde DÜZELTİLMESİNE ve başkaca yönleri Kanuna uygun bulunan hükmün, bu bağlamda ONANMASINA,2-Sanık hakkında şikayetçi ...'a yönelik tehdit ve hakaret eylemlerinden kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyize gelince, Başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak; a-Soruşturulması ve kovuşturulması şikayete bağlı hakaret suçunun, CMK'nın 253 ve 254. maddeleri uyarınca uzlaşmaya tabi olması karşısında, sanık ile şikayetçi ...'a anılan maddelerde öngörüldüğü biçimde yöntemine uygun olarak uzlaşma önerisinde bulunulması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiğinin gözetilmemesi, b-Kabule göre de,aa-Şikayetçi ... ve sanığın olay sırasında yanlarında şikayetçinin kardeşi ... ve sanığın eşi ... 'un bulunduğunu beyan etmeleri karşısında, adı geçen kişiler tanık olarak dinlenmeden eksik inceleme sonucu hüküm kurulması, bb-Sanığın atılı tehdit suçunu aşamalarda kabul etmemesi, olayın dosyaya yansıyan tek delilinin şikayetçi beyanı olması, CMK'nın 235/4, 236/1 ve 210/1. maddelerindeki düzenleme karşısında, şikayetçinin beyanı alınmadan veya hukuki dayanağı gösterilip dinlenilmesine gerek bulunmadığına dair bir karar da verilmeden, soruşturma evresinde verdiği ifadesi de duruşmada okunmadan eksik inceleme sonucu hüküm kurulması, c-Sanığın, şikayetçinin kendisinin yüzüne tükürdüğünü savunması karşısında, olayın çıkış ve gelişmesi üzerinde durulup haksız tahrik hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, d-Tekerrüre esas alınan önceki mahkumiyetin, kesin nitelikteki adli para cezasından ibaret olması karşısında, sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanması,e-TCK'nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun kendi altsoyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri yönünden koşullu salıverme tarihine kadar, diğer kişilere karşı belirtilen yetkiler yönünden mahkum olunan hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar geçerli olacağının gözetilmemesi,Kanuna aykırı ve sanık ...'un temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 21.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.