Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 12500 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 1369 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, konut dokunulmazlığını ihlalHÜKÜMLER : MahkumiyetYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;1-Sanığa yükletilen konut dokunulmazlığını ihlal eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tipine uyduğu,Cezanın, kanuni bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından, sanık ...'in ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmediğinden, tebliğnameye uygun olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKMÜN ONANMASINA, 2-Tehdit suçundan kurulan hükmün temyizine gelince;a)Tehdit suçunun nitelikli hali olan silahla tehdidin kabulü için, silahın tehdit suçunda bizzat mağdura yönelik olarak görülebileceği, hissedilebileceği ve tehdidin mağdurun üzerindeki etkisini artıracak biçimde teşhiri veya kullanılması gerekir. Mağdurun yokluğunda gerçekleştirilen tehdit eyleminin, silahla tehdit suçunu oluşturabilmesi bakımından, silahın, mağdurun evi, arabası gibi daimi kullanımında olan eşyalarında hasar, iz, emare gibi belirtiler oluşturacak ve bu suretle tehdidin mağdurun üzerinde meydana getirdiği korkunun etkisini artıracak tarzda kullanılması icap eder. Bu itibarla, mağdurun yokluğunda gerçekleşen tehdit eyleminde, salt silah teşhir edilmiş olması, suçun nitelikli halinin oluşumu için yeterli görülmeyecektir.Bu bağlamda, yargılama konusu olayda;Sanığın, müştekinin yokluğunda, müştekinin evinin bahçesinde; tanıklara elinde bulunan tüfeği göstererek ölümle tehdit sözleri söyleme eyleminde, silahın korkutucu özelliğinin nitelikli hal olarak kabul edilemeyeceği, sanığın eyleminin TCK' nın 106/1-1 maddesinde düzenlenen ölümle tehdit suçunu oluşturduğu gözetilmeden suçun vasfında yanılgıya düşülerek aynı Kanunun 106/2-a maddesi gereğince hüküm kurulması,b)Anayasa Mahkemesi' nin hükümden sonra 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete' de yayımlanan 08/10/2015 gün ve 2014/140 esas, 2015/85 sayılı kararı ile TCK' nın 53. maddesinin (1) numaralı fıkrasının (b) bendine yönelik olarak vermiş olduğu iptal kararlarının uygulanması zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...'in temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 29.06.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.