Hakaret ve tehdit suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda, ... Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 11/07/2013 tarihli ve 2012/2243 soruşturma sayılı iddianamenin, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 170 ve 174/1-c. maddelerine uygun bulunmadığından bahisle iadesine dair, ... Sulh Ceza Mahkemesinin 19/07/2013 tarihli ve 2013/402 sayılı kararına yönelik itirazın reddine ilişkin, mercii ... Asliye Ceza Mahkemesinin 26/07/2013 tarihli ve 2013/215 değişik iş sayılı kararının, Adalet Bakanlığı tarafından kanun yararına bozulmasının istenilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 25.12.2013 gün ve 397687 sayılı istem yazısıyla, Dairemize gönderilen dava dosyası incelendi.İstem yazısında; “5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun "uzlaşma" kenar başlıklı 253. maddesinin 6. fıkrasında yer alan "Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır.' şeklindeki düzenleme karşısında, hakkında ... Sulh Ceza Mahkemesinin 13/03/2013 tarihli ve 2013/84 değişik iş sayılı kararıyla yakalama emri bulunan şüphelinin, tüm aramalara rağmen bulunamadığı, savunmasının alınamadığı, dolayısıyla kendisine ulaşılamayan şüpheliye uzlaşma teklif edilmeden soruşturmanın sonuçlandırılması lüzumunun bulunduğu gözetilmeden, itirazın kabulü yerine reddine karar verilmesinde isabet görülmemiştir.” denilmektedir.TÜRK MİLLETİ ADINAI-Olay: Hakaret ve tehdit suçlarından şüpheli .... hakkında yapılan soruşturma sonucunda, ...Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen 11/07/2013 tarihli iddianamenin, ... Sulh Ceza Mahkemesince savunması alınmamış olan şüpheliye usulünce uzlaşma teklifinin yapılmadığı gerekçesiyle iadesine karar verildiği, ... Cumhuriyet Başsavcılığının iade kararına itirazı üzerine, itirazı inceleyen ... Asliye Ceza Mahkemesince itirazın reddine karar verildiği, kesin olan bu karara karşı kanun yararına bozma talebinde bulunulduğu anlaşılmıştır. II- Kanun Yararına Bozma İstemine İlişkin Uyuşmazlığın Kapsamı:Hakaret ve tehdit suçlarından şüpheli hakkında düzenlenen iddianamenin, uzlaşma prosedürünün uygulanmadığı gerekçesiyle iadesine dair karara yapılan itirazın reddine ilişkin mercii kararının, hukuka uygun olup olmadığına ilişkindir.III- Hukuksal Değerlendirme:5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun “İddianamenin iadesi” başlıklı 174. maddesinde; Mahkeme tarafından, iddianamenin ve soruşturma evrakının verildiği tarihten itibaren onbeş gün içinde soruşturma evresine ilişkin bütün belgeler incelendikten sonra, eksik veya hatalı noktalar belirtilmek suretiyle;a) 170 inci Maddeye aykırı olarak düzenlenen,b) Suçun sübûtuna etki edeceği mutlak sayılan mevcut bir delil toplanmadan düzenlenen,c) Önödemeye veya uzlaşmaya tâbi olduğu soruşturma dosyasından açıkça anlaşılan işlerde önödeme veya uzlaşma usulü uygulanmaksızın düzenlenen,İddianamenin Cumhuriyet Başsavcılığına iadesine karar verilir.(2) Suçun hukukî nitelendirilmesi sebebiyle iddianame iade edilemez.(3) En geç birinci fıkrada belirtilen süre sonunda iade edilmeyen iddianame kabul edilmiş sayılır......(5) İade kararına karşı Cumhuriyet savcısı itiraz edebilir.” hükümleri yer almaktadır.... Sulh Ceza Mahkemesince CMK’nın 174. maddesi uyarınca verilen iddianamenin iadesi kararının gerekçesi, savunması alınamadığı için hakkında yakalama kararı çıkarılan şüpheliye usulünce uzlaşma teklifinde bulunulmamasına ilişkindir. Cumhuriyet Başsavcılığınca bu karara itiraz edilmesi üzerine, itirazı inceleyen mercii tarafından aynı gerekçelerle itirazın reddine karar verildiği görülmektedir.5271 sayılı CMK'da düzenlenen iddianamenin iadesi kurumu, uzun süren yargılama süreçlerinin önüne geçilebilmesi ve davaların “tek oturum” da bitirilebilmesini temin amacıyla getirilen yeni düzenlemelerden biridir. Bunun gerçekleştirilebilmesi için de soruşturma safhasında maddi gerçeğin ortaya çıkarılmasına etki edebilecek tüm delillerin toplanmış olması gerekmektedir. Uzlaşma yargının iş yükünün azaltılması için öngörülen alternatif uyuşmazlık çözüm yöntemlerinden biridir. Bu kurumun ihdas amacına hizmet edebilmesi için, uzlaşmanın anlam ve öneminin her somut olayda taraflara anlatılması gerekmektedir. CMK’nın 253/6. maddesinde, “Resmî mercilere beyan edilmiş olup da soruşturma dosyasında yer alan adreste bulunmama veya yurt dışında olma ya da başka bir nedenle mağdura, suçtan zarar görene, şüpheliye veya bunların kanunî temsilcisine ulaşılamaması halinde, uzlaştırma yoluna gidilmeksizin soruşturma sonuçlandırılır.” hükmüne yer verilmiştir. Ancak bu yolun işletilebilmesi için taraflara ulaşılabilecek yolların tüketilmesi gerekmektedir.İnceleme konusu somut olayda; ... Cumhuriyet Başsavcılığınca şüpheliye dosya içerisinde yer alan adreslerinden ulaşılabilmesi için, Küçükçekmece ve ...Cumhuriyet Başsavcılıklarına yazılan talimatların bila ikmal iade edilmesi üzerine, yakalama kararı çıkarıldığı, yakalama kararı sonrasında da şüpheliye ulaşılamaması üzerine iddianame düzenlendiği anlaşılmaktadır. Bu itibarla, müşteki ...’nın uzlaşmayı kabul etmemesi, şüpheli .....’e de yapılan araştırmalara rağmen ulaşılamaması karşısında, CMK’nın 253/6. maddesi de göz önünde bulundurularak, iddianamenin iadesi kararına yapılan itirazın kabulüne karar verilmesi gerekirken, ret kararı verilmesi hukuka aykırıdır. IV- Sonuç ve Karar:Yukarıda açıklanan nedenlerle;Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın kanun yararına bozma isteği doğrultusunda düzenlediği tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden,1- ... Asliye Ceza Mahkemesinin 26/07/2013 tarihli ve 2013/215 değişik iş sayılı kararının, 5271 sayılı CMK’nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA,2-Aynı Kanun maddesinin 4-b fıkrası gereğince, sonraki işlemlerin mahallinde tamamlanmasına, 15.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.