MAHKEMESİ : Sulh Ceza MahkemesiSUÇLAR : Tehdit, yaralama, hakaretYerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre, sanık hakkında yaralama suçundan verilen 6 ay hapis cezasının TCK'nın 50/1-f maddesi uyarınca 4 ay süreli kamuya yararlı temizlik hizmetinde çalışma tedbirine çevrilmesi ancak sanığın tedbire uymaması neticesinde seçenek yaptırımın çalışılan süreler düşüldükten sonra 2 ay 18 gün hapis cezası olarak aynen infazına karar verilmesi ve bu nedenle TCK'nın 50/6 maddesinin son cümlesi gereği sanık hakkında anılan Kanunun 50/5. maddesinin uygulanma olanağının bulunmaması karşısında, tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmeyerek yapılan incelemede;1-Sanığa yükletilen tehdit ve yaralama eylemleriyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemlerin sanık tarafından işlendiğinin Kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı,Eylemlerin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanunda öngörülen suç tiplerine uyduğu,Cezaların kanuni bağlamda uygulandığı,Anlaşıldığından sanık ...'ın ileri sürdüğü nedenler yerinde görülmemiş olmakla, tebliğnameye aykırı olarak, TEMYİZ DAVASININ ESASTAN REDDİYLE HÜKÜMLERİN ONANMASINA,2-Sanık hakkında hakaret suçundan kurulan hükmün temyizine gelince; başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.Ancak;Takibi şikayete bağlı hakaret suçunda; katılan Abdurrahim'in hükümden sonra verdiği 10.12.2014 havale tarihli dilekçesiyle şikayetten vazgeçmiş olması karşısında, sanığın hukuksal durumunun yeniden belirlenmesi zorunluluğu,Bozmayı gerektirmiş ve sanık ...'ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnamedeki düşüncenin reddiyle HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 05.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.