Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9808 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 15019 - Esas Yıl 2013





MAHKEMESİ : Ankara 21. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 07/05/2013NUMARASI : 2012/300-2013/164Davacı G.. G.. vekili Avukat T.A.. tarafından, davalı A.. T.. aleyhine 02/06/2011 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 07/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraf vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre tarafların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacının diğer temyiz itirazına gelince; Dava, haksız haciz nedeni ile uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar, taraflarca temyiz edilmiştir.Davacı, davalı tarafından dava dışı bir şirket aleyhine yapılan icra takibinde, kendisine haciz ihbarnameleri gönderilip usulsüz tebligatlarla borcun kesinleştirildiğini, banka hesapları, taşınmazları, arabası, çeşitli icra dosyalarındaki alacakları üzerine haciz konulduğunu, icra mahkemesi nezdindeki şikâyeti üzerine haciz ihbarnamelerinin iptaline karar verildiğini ve hacizlerin kaldırıldığını ancak bu arada maddi ve manevi zarara uğradığını belirterek tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkeme, maddi tazminat yönünden; davacı ile vekili arasında akdedilen vekâlet sözleşmesi uyarınca vekil tarafından düzenlenen 10.000,00 TL bedelli serbest meslek makbuzunu esas almış, manevi tazminat yönünden ise zararın kanıtlanamadığı gerekçesi ile istemi reddetmiştir.Dosya kapsamından, davacının araç kaydına ve taşınmaz hissesine haciz şerhi işlendiği, banka hesaplarına haciz ve bloke konulduğu, alacaklı olduğu başka icra dosyalarına haciz yazısı gönderildiği, davacının İİK’nin 89. Maddesi uyarınca gönderilen haciz ihbarnamelerini iptal ettirmek için dava açmak zorunda kaldığı anlaşılmaktadır. İcra Mahkemesi tarafından tebligatların usulsüz olduğu belirlenerek iptal edilmesi sonucunda, haciz işlemlerinin haksız olduğunun anlaşılmasına göre; davacının bu hacizler nedeniyle kişilik haklarının saldırıya uğradığının kabulü gerekir. Mahkemece, davacı yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile bu istemin reddine karar verilmiş olması doğru değildir. Açıklanan nedenle kararın bozulması gerekmiştir.3-Davalının diğer temyiz itirazına gelince; vekâlet ücreti yargılama giderlerinden olup ilgisi bulunduğu dava veya takipte hüküm altına alınır. Davacının kendi vekili ile yaptığı ve sadece akdeden tarafları bağlayan nispi nitelikteki ücret sözleşmesi uyarınca ödenmesi kararlaştırılan bedelden, eldeki tazminat davasında davalının sorumlu tutulması doğru değildir. Bu nedenle maddi tazminat isteminin reddi gerekirken yazılı şekilde kabulüne karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ; Temyiz edilen kararının, yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına, (3) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 12/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.