Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 969 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 600 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : Bursa 4. Sulh Hukuk MahkemesiTARİHİ : 19/07/2012NUMARASI : 2011/1339-2012/1698Davacı O.. Ç.. vekili Avukat Y..A.. tarafından, davalılar Nihat Nasır vd. aleyhine 08/08/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 19/07/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Davalılardan N.. N..'ın temyiz itirazları yönünden; dava, yayın yolu ile kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz olunmuştur.26/06/2004 tarihinde yürürlüğe giren ve eldeki davada göz önünde tutulması gereken 5187 sayılı Basın Kanunu’nun 13. maddesinde, basın yolu ile işlenen fiillerden dolayı hukuki sorumluluk düzenlenmiş bulunmaktadır. Anılan madde hükmüne göre:“Basılmış eserler yoluyla işlenen fiillerden doğan maddî ve manevî zararlardan dolayı süreli yayınlarda, eser sahibi ile yayın sahibi ve varsa temsilcisi, süresiz yayınlarda ise eser sahibi ile yayımcı, yayımcının belli olmaması halinde ise basımcı müştereken ve müteselsilen sorumludur. Bu hüküm, süreli veya süreli olmayan yayınlarda yayın sahibi, marka veya lisans sahibi, kiralayan, işleten veya herhangi bir sıfatla yayımlayan, yayımcı gibi hareket eden gerçek veya tüzel kişiler hakkında da uygulanır. Tüzel kişi şirketse, anonim şirketlerde yönetim kurulu başkanı, diğer şirketlerde en üst yönetici, şirket ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.Zararı doğuran fiilin işlenmesinden sonra yayının her ne surette olursa olsun devredilmesi, başka bir yayınla birleştirilmesi veya sahibi olan gerçek veya tüzel kişinin herhangi bir surette değişmesi halinde, yayını devir alan, birleşen ve her ne surette olursa olsun yayın sahibi gibi hareket eden gerçek ve tüzel kişiler ve anonim şirketlerde yönetim kurulu başkanı, diğer şirketlerde üst yönetici, bu fiil nedeniyle hükmedilecek tazminattan birinci ve ikinci fıkrada sayılanlarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumludur.” Dava konusu haberin yer aldığı gazetenin künyesine göre, davalılardan Nihat Nasır Editör ve Genel Yayın Yönetmeni sıfatını taşımakta olup; 5187 sayılı Yasa'nın 13. maddesi kapsamında hukuki sorumluluğu bulunmamaktadır. Bu davalıya yönelik istemin pasif husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekir. Mahkemece, bu davalı bakımından uyuşmazlığın esasının çözümlenmesi doğru görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.2-Davalılardan M.. B..'ın temyiz itirazları yönünden; dava konusu haberde geçen ifadelerin gerçek dışı olup, kişilik hakkına saldırı oluşturduğu ileri sürülmüştür.Cevap dilekçesinde ise, iddiaların haber konusu yapıldığı ve hukuka uygunluk sınırları içinde kaldığı savunulmuştur.Mahkemece, haberin gerçekliğinin kanıtlanmadığı gerekçesiyle yazılı biçimde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davalı M.. B.., imar planı tadilatı ile ilgili olarak yapılan haber nedeniyle beyanda bulunmuş ve sivil toplum kuruluşlarının düşüncelerini dile getirmiştir. Haberin gerçekliği ile ilgili olarak bir sav ileri sürmemiş ve genel olarak değerlendirmelerde bulunmuştur. Haber ise, adı geçen davalı tarafından yapılmamıştır. Şu durumda, haber nedeniyle sorumlu tutulamaz. Bu davalıya yönelik istemin tümden reddi gerekir. Karar, bu nedenle de yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (1) sayılı bentte gösterilen nedenle davalılardan Nihat Nasır; (2) sayılı bentte gösterilen nedenle ise davalılardan M.. B.. yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/01/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.