Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 9670 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13160 - Esas Yıl 2013
MAHKEMESİ : Oltu Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 15/05/2013NUMARASI : 2013/29-2013/638Davacılar H. Y.. vdl. tarafından, davalı A.. A.. aleyhine 17/01/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine ve Birleşen Oltu Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2013/117 Esas ve 2013/482 Karar sayılı dava dosyasında davacılar H. Y..vdl. tarafından davalı A.. A.. aleyhine 08/03/2013 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne dair verilen 15/05/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava ve birleşen dava, kişilik haklarına saldırı nedeni ile manevi tazminat ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece, istemin bir bölümü kabul edilmiş; karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, eşinin davalı ile kendisini aldattığını, davalının kendisi ile evli olduğunu bildiği halde eşi ile ilişkiye girmesi eyleminin kişilik haklarına saldırı niteliğinde olduğunu iddia ederek kendisi ve velayeti kendisine verilen davacı çocuklarının uğradığı manevi zararın ödetilmesi isteminde bulunmuştur.Davalı ise, davacının veya eşinin rızası hilafına evlerine girmesinin söz konusu olmadığını, şayet davacının evini girilmiş ise bu eylemin davacının eşinin rızasıyla olduğunu, asıl tazminat istemesi gereken kişinin davacının eşi olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece, davacının köyün imam-hatibi olması, köyde olayın duyulması, davacının ve çocuklarının düştüğü durum, davacı ve çocukları üzerinde yaratacağı etki tarafların sosyal ekonomik durumları, davacıların uğramış olduğu manevi çöküntü dikkate alınarak davacı eş ve çocuklar yönünden istemin kısmen kabulü ile davacı eş yararına 35.000,00 TL ve çocukların her biri yararına ise 10.000'er TL manevi tazminata hükmedilmiştir.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olayagöre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.Davaya konu olan olayda; olayın gelişimi, tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile yukarıda açıklanan ilkeler gözetildiğinde davacılar yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı fazladır. Davacılar yararına daha alt düzeyde uygun bir manevi tazminata karar verilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA,davalının diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenler ile reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 11/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.