Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 9456 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7257 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ : İstanbul 14. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 03/12/2013NUMARASI : 2013/11-2013/518Davacı A.. A.. vekili Avukat A. E.. tarafından, davalı B.. A.. aleyhine 10/07/2009 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 03/12/2013 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davalının diğer temyiz itirazları yönünden;Davacı, kişilik haklarının ihlali nedeniyle manevi tazminat istemiştir.Mahkemece, istemin kısmen kabulüne, 1.500,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınmasına karar verilmiş; hüküm, davacının temyizi üzerine dairemizce 2011/12489 Esas, 2012/15642 Karar sayılı ilam ile “... dosya kapsamı ve geçirilen aşamalar gözetildiğinde hükmedilen manevi tazminat miktarı azdır. Daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmek...” üzere bozulmuştur.Mahkemece bozmaya uyulmuş, bu kez; 15.000,00 TL manevi tazimatın dava tarihinden itibaren yasal faiziyle davalıdan alınmasına karar verilmiş; hüküm davalı tarafından temyiz olunmuştur.Kişilik hakları hukuka aykırı olarak saldırıya uğrayan kimse manevi tazminat ödetilmesini isteyebilir. Yargıç, manevi tazminatın tutarını belirlerken, saldırı oluşturan eylem ve olayın özelliği yanında tarafların kusur oranını, sıfatını, işgal ettikleri makamı ve diğer sosyal ve ekonomik durumlarını da dikkate almalıdır. Tutarın belirlenmesinde her olaya göre değişebilecek özel durum ve koşulların bulunacağı da gözetilerek takdir hakkını etkileyecek nedenleri karar yerinde nesnel (objektif) olarak göstermelidir. Çünkü yasanın takdir hakkı verdiği durumlarda yargıcın, hukuk ve adalete uygun (hak ve nasfetle) karar vereceği Medeni Yasa'nın 4. maddesinde belirtilmiştir. Takdir edilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır.Somut olaya gelince; olayın gelişim biçimi,tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve yukarıdaki ilkeler gözetildiğinde 1.500,00TL manevi tazminat az ise de bunun 10 katı tutarı olan 15.000,00TL manevi tazminat da fazla olmuştur. Daha alt düzeyde manevi tazminata hükmedilmek üzere kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) nolu bentte gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle davalının diğer temyiz itirazlarının reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 09/06/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.