MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacılar ... ve ... vekilleri Av. ... tarafından, davalı ... aleyhine 29/08/2012 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 18/03/2015 günlü kararın Yargıtay'ca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 04/10/2016 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine davacılar vekili Avukat .... ile karşı taraftan davalı vekili Avukat ...... geldi. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hâkimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kâğıtlar incelenerek gereği düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davalının tüm, davacıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2-Davacıların diğer temyiz itirazlarına gelince;Dava, şehit yakınları tarafından açılan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir.Davacılar, oğullarının vatani görevini yaparken meydana gelen trafik kazası sonucu vefat ettiğini belirterek uğranılan zararın davalı idareden tazmini isteminde bulunmuşlardır.Davalı, davacılara 2330 sayılı yasa kapsamında ödeme yapıldığını beyanla istemin reddi gerektiğini savunmuştur.2330 sayılı Nakdi Tazminat ve Aylık Bağlanması Hakkında Kanunun 6. Maddesinde "Bu Kanun hükümlerine göre ödenecek nakdi tazminat ile bağlanacak emekli aylığın uğranılan maddi ve manevi zararların karşılığıdır. Yargı mercilerinde maddi ve manevi zararlar karşılığı olarak kurumların ödemekle yükümlü tutulacakları tazminatın hesabında bu Kanun hükümlerine göre ödenen nakdi tazminat ile bağlanmış bulunan aylıklar gözönünde tutulur" denilmek suretiyle nakdi tazminat komisyonu tarafından yapılan ödemenin yargılama sonucu belirlenecek tazminattan düşülmesi gerektiği vurgulanmıştır. İlgili yasa maddesinde, ödenen nakdi tazminatın zarar görenin maddi ve manevi zararına karşılık ödendiği açıklandığına göre davacıya ödenen bu bedelin içinde manevi tazminat da bulunmaktadır. Manevi tazminatın bölünmezliği ilkesi gereğince davacıya ayrıca manevi tazminat verilmemesi yönündeki karar doğru ise de 2330 sayılı Yasa uyarınca davacılara yapılan ödemenin tamamının maddi tazminat hesabından düşülmesi mahkeme gerekçesi ile çelişmektedir.Şu halde; mahkemece yapılacak iş 2330 sayılı Yasa gereği yapılan ödemenin ne kadarının manevi zarar karşılığı olduğunun hakim tarafından takdir edilmesi ve takdir edilen bu kısım ödenen bedelden düşülerek kalan ödeme miktarının güncellemesi yapılarak davacıların destekten yoksun kalma tazminatından düşülmesidir. 2330 sayılı Yasa gereği yapılan ödemenin tamamının güncellemesi yapılarak davacıların destekten yoksun kalma tazminatından düşülmesi usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenlerle davacılar yararına BOZULMASINA, davalının tüm, davacıların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacılar yararına takdir olunan 1.350,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalıya yükletilmese, davacılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 04/10/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.