Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8805 - Karar Yıl 2013 / Esas No : 12197 - Esas Yıl 2012





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... Gazete Dergi Basım A.Ş.... Dergisi aleyhine 05/11/2010 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 16/05/2012 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili, duruşmasız olarak incelenmesi davacı tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 14/05/2013 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı şirket vekili Avuka...geldi, karşı taraftan davacı adına gelen olmadı. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanın sözlü açıklaması dinlendikten sonra tarafa duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü. Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırıya dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davalı şirketin sahip olduğu ... ve ... Gazetelerinin 07/11/2009 ve 09/11/2009 tarihli yayınlarında davacının resmini de kullanarak asılsız haberler yayınlamak sureti ile davacı avukatın kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu belirterek manevi tazminata hükmedilmesini istemiştir.Davalı, haberin görünür gerçekliğe uygun olduğunu belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur. Yerel mahkemece, davacı hakkındaki soruşturma olumlu ya da olumsuz sonuçlanmadan isminin açıklıkla yazılıp, fotoğrafında herhangi bir mozaiklenme işlemi yapılmaksızın yayınlandığı, bu durumun kişilik haklarının ihlali olduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.Davaya konu 07/11/2009 tarihli...'nin ilk sayfasında "Külyutmaz Hakim" başlığı altında alt başlık olarak "uyuşturucu sanıklarının dava dosyasındaki sahtekarlığını mahkeme başkanı önledi" denilerek, haberin devamında 25 sayfada; "Oyunun adı: Adliyeden sanık dosyası kaçırma" şeklinde başlık atılarak "Milyarlık uyuşturucu davasında, hakimin tatile çıkmasını fırsat bilen şüpheliler dosyadaki aleyhe telefon dinleme tapeleri ile ifadeleri sahteleriyle değiştirdi....iddiaya göre avukatı aracılığıyla 150 bin dolar karşılığında bazı adliye görevlilerini devreye soktu..." denilerek haber yapılmış, mahkeme hakiminin, uyuşturucu davasındaki sanıkların ve davacının resminin de sayfaya konulduğu görülmüştür.Yine davaya konu 07/11/2009 tarihli ...'nin 10 sayfasında "Müthiş sahtekarlık" başlığı altında "milyonluk uyuşturucu davasına bakan hakim, tatile gitti. Zanlılar da 150 bin dolar rüşvet vererek delileri değiştirdi...." şeklinde devam eden haberin altında ayrıca davacının resmininde konularak "Avukatın bürosuna baskın" başlığı altında "Hakim ......'ın suç duyurusu üzerine polis.....'ın avukatı......'nun bürosu ile bir zabıt katibinin evine baskın yaptı.......'un bilgisayarında mahkeme dosyasındaki orjinalleriyle değiştirilmek için hazırlanan sahte telefon dinleme kayıtlarının dökümü bulundu." ibarelerine yer verilmiştir.Basının görevi, okuyucuyu bilgilendirmek olup bu görevi yaparken okuyucunun ilgisini çekecek güncel konuları dikkat çekici biçimde haber yapabilir. Diğer yandan yayının yapıldığı andaki beliriş biçimine göre yani görünür gerçekliğe göre haber yapılmış olması yeterli olup basının somut gerçekliği araştırma yükümlülüğü bulunmamaktadır. Somut olayda .... Özel yetkili Cumhuriyet Başsavcılığının 2009/2023 soruşturma sayılı görevsizlik kararında davacı hakkında yayında geçen tüm iddiaların yer aldığı, dava konusu olay nedeniyle dava dışı adliye görevlileri aleyhine rüşvet almak vermek, resmi belgeyi yok etmek, görevi kötüye kullanmak suçlarından dava açıldığı, davacı ve dava dışı avukat hakkında ayırma kararı verilerek Adalet Bakanlığından soruşturma izni istendiği, bu soruşturma sırasında davacı avukatın bürosunda arama yapıldığı, dosya arasındaki bilgi ve belgelerle sabittir. Ceza dosyasındaki belgelere göre ve haberin veriliş anındaki beliriş biçimine göre yapıldığının kabulü gerekir. Yayın sırasında kullanılan ifadeler ile haberin veriliş biçimi de anlatılmak istenen konunun özelliklerine uygundur. Şu halde yayının hukuka aykırılığından ve davacının kişilik haklarını zedelediğinden söz edilemez. Manevi tazminat isteminin koşulları oluşmadığından tümden reddine karar verilmesi gerekirken; yazılı gerekçeyle kısmen kabul kararı verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda gösterilen nedenle temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA; bozma nedenine göre davacının tüm, davalının diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve davalı yararına takdir olunan 990,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davacıya yükletilmesine, temyiz eden davalıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 14/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.