MAHKEMESİ :Sulh Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... AŞ ve diğeri aleyhine 20/06/2011 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın davalı ... yönünden kısmen kabulüne, diğer davalı ... AŞ yönünden de reddine dair verilen 15/03/2012 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili ve davalı ... vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan davacının temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. 1-Kararı, davacı ile davalı ... temyiz etmiştir. Davalı ... vekiline gerekçeli karar ve davacının temyiz dilekçesi 30/04/2012 tarihinde tebliğ edilmiştir. Davalı ...'nun kararı HUMK’nun 437/1. maddesinde yazılı sekiz günlük 437/2 ve 433/2. maddelerinde belirlenen on günlük süreleri geçirdikten sonra 14/05/2012 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmaktadır. Bu nedenle davalı ...'nun temyiz dilekçesi reddedilmelidir. 2-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 3-Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince:a)Dava, trafik kazasına dayalı manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davalı ... AŞ yönünden davanın husumetten reddine; davalı ... yönünden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.Zarara yol açan olaya karışan aracın motorlu araç trafik tescil belgesinde malik olarak davalılardan... İlaç AŞ yer almaktadır. Davacı, bu kaydı esas alarak davasını işleten sıfatıyla anılan davalıya yöneltmiş, yargılama aşamasında sunulan ve getirilen kanıtlarla davalı ... AŞ'nin işleten olmadığı tespit edilerek davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Motorlu araç trafik tescil belgesine göre dava açan davacı, davanın husumet yönünden reddedilmesi nedeni ile avukatlık ücreti ile sorumlu tutulamaz. Mahkemece açıklanan husus gözetilmeyerek hakkındaki dava husumet nedeni ile reddedilen davalılardan... İlaç AŞ yararına avukatlık ücreti takdir edilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmemiş, kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.b)Borçlar Yasası'nın 47. maddesi gereğince yargıcın, özel durumları göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği para tutarı adalete uygun olmalıdır. Takdir edilecek bu tutar, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir işlevi (fonksiyonu) olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi malvarlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek tutar, var olan durumda elde edilmek istenilen doyum (tatmin) duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 gün ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararı'nın gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel durum ve koşullar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden yargıç, bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde nesnel (objektif) ölçülere göre uygun (isabetli) bir biçimde göstermelidir.Dava konusu olayda; olayın meydana gelişi,davacının yaralanma derecesi ve yukarıda gösterilen ilkeler dikkate alındığında davacı için hükmedilen manevi tazminat azdır. Mahkemece açıklanan olgular gözetilerek, davacı yararına daha üst düzeyde manevi tazminat takdir edilmemiş olması doğru bulunmamış, kararın bu yönüyle de bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (3/a ve b) nolu bentlerde gösterilen nedenlerle BOZULMASINA, davacının diğer temyiz itirazlarının (2) nolu bentte gösterilen nedenle reddine, davalı ...'nun temyiz dilekçesinin ise (1) nolu bentte gösterilen nedenle reddine ve temyiz eden taraflardan peşin alınan harçların istekleri halinde geri verilmesine 13/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.