Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 8474 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 11610 - Esas Yıl 2014
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 20/09/2013 gününde verilen dilekçe ile manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 06/03/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, istem reddedilmiş; karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, davalının sahibi olduğu ... Ekspres adlı gazetenin 15/08/2013 ve 22/08/2013 tarihli nüshasında davalı tarafından kaleme alınan ''...'' ve ''...'' başlıklı yazılar ile kişilik haklarına saldırıda bulunulduğunu belirterek, uğradığı manevi zararın giderilmesi isteminde bulunmuştur.Davalı ise, davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur.Mahkemece; dava konusu yazılarda ... Belediye Başkan Yardımcısı olan davacıya görevi ile ilgili eleştirilerde bulunulduğu, kamu görevlilerinin eleştirilere karşı daha esnek olmaları gerektiği ve dava konusu yazının ifade özgürlüğü kapsamında kaldığının kabulü ile manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.Dava dosyasının incelenmesinde; "..." başlığıyla yazılan yazıda, ''...İddialara göre, kentsel dönüşümün Mahmutlu ve çevresinde yapılacağını önceden öğrenen dönemin Belediye Başkan yardımcısı ... ailesine ait olan kuru tarlayı değerlendirmek ve fiyatını yükseltmek amacı ile kolları sıvadı. 341 ada 2 parselde yer alan tarla için imar değişikliği hazırlatan Arık hazırlanan imar değişikliğini sessiz sedasız ... Belediye Meclisinden geçirdi'', "Dönemin Belediye Başkan Yardımcısı ...'ın ailesine ait olan tarlada kentsel dönüşümün yapılacağı mahallelerin açıklanmasında kısa bir süre önce imar değişikliği yaptırdığı anlaşıldı.", "İmar değişikliği ile birlikte kuru tarla parselli arsa halini aldı", "İmar dönüşüklüğü yapılan alan kentsel dönüşüm alanı içerisinde yer alıyor." şeklinde iddialara yer verildiği anlaşılmaktadır.Dava konusu yazıdaki iddiaların araştırılması için mahkemece, Tapu Müdürlüğünden 341 ada 2 nolu parselin kayıtlarının istenildiği verilen cevapta ise 341 ada 2 nolu parsele rastlanılmadığının bildirildiği, ... Müdürlüğü'nce verilen cevapta ise, 341 ada 2 nolu parselin kadastro parseli olup parselasyon işleminin bulunmadığı ve mücavir alan içerisinde olduğunun bildirildiği ve mahkemece dava konusu yazıda iddia edilen hususlar ile ilgili olarak başkaca araştırma yapılmadan iş bu davanın esası hakkında karar verildiği anlaşılmaktadır.Şu durumda, mahkemece Tapu Sicil Müdürlüğü'nden dava konusu iddia edilen yerde davacının kendi adına veya yakınları adına kayıtlı taşınmaz bulunup bulunmadığı hususunun ve Belediye Başkanlığı'ndan davacı ve yakınları adına kayıtlı olan taşınmazlar ile ilgili olarak Belediye Meclis Kararı ile imar değişikliği yapılıp yapılmadığı hususunun araştırılması gerekmektedir. Mahkemece, anılan yönler gözetilemeden eksik inceleme ile karar verilmiş olması yerinde görülmediğinden, kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 24/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.