MAHKEMESİ : Bakırköy 1. Asliye Hukuk MahkemesiTARİHİ : 22/02/2013NUMARASI : 2009/535-2013/66Davacılar N.. Y.. vdl vekili Avukat ..tarafından, davalılar M.. A.. vdl aleyhine 09/01/2009 gününde verilen dilekçe ile idari yargı kararlarının uygulanmaması nedeniyle maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine yapılan yargılama sonunda; Mahkemece davanın kısmen kabulüne dair verilen 22/02/2013 günlü kararın Yargıtay’da duruşmalı olarak incelenmesi davalılar vekili, duruşmasız olarak incelenmesi de davacılar vekili tarafından süresi içinde istenilmekle, daha önceden belirlenen 08/04/2014 duruşma günü için yapılan tebligat üzerine duruşmalı temyiz eden davalılar vekili Avukat .. ile karşı taraftan davacılar vekili Avukat.. geldiler. Açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra taraflara duruşmanın bittiği bildirildi. Dosyanın görüşülmesine geçildi. Tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü.1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacıların tüm, davalıların aşağıdaki bentin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir. 2- Davalıların öteki temyiz itirazına gelince; Dava, idari yargı kararlarının uygulanmaması nedeniyle uğranılan maddi ve manevi zararın ödetilmesi istemine ilişkindir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm; taraflarca temyiz edilmiştir. Davacılar, hisseli olarak adlarına kayıtlı bulunan Zeytinburnu 1.Bölge 2589 ada, 4 sayılı parsel hakkında Zeytinburnu Belediye Başkanlığı tarafından verilen imar durumu belgesinin iptali için İstanbul 4.İdare Mahkemesine dava açtıklarını, davanın 05/10/2006 tarihinde 2005/527 esas 2006/2014 karar sayısıyla kabulle sonuçlanarak imar durum belgesinin iptal edildiğini, bunun üzerine davalı idare yetkililerine müracaat ederek yasaya uygun imar durum belgesi talep ettiklerini, imar uygulamalarının durdurulduğu gerekçesiyle taleplerin reddedildiğini, daha sonra yapılan imar planında da yine aynı arsa için verilen imar planında bir değişiklik yapılmadığını, bu plana da itiraz ettiklerini ancak itirazın reddedildiğini belirterek, idari yargı kararının uygulanmaması nedeniyle maddi ve manevi tazminat talebinde bulunmuşlardır. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece yapılan yagılama sonucunda; davacıların maliki bulunduğu taşınmazın imar durumuna ilişkin belgenin idari yargı tarafından iptal edildiği ve bu kararın kesinleştiğini, davacıların idareye yeniden müracaatta bulunmalarına rağmen idarenin eski uygulamasında ısrar ettiği, zarar miktarı ve davalıların kusurları açısından yapılan keşif ve alınan bilirkişi raporları ile davalıların müteselsilen kusurlu ve sorumlu oldukları kabul edilerek maddi tazminat talebinin kabulüne, manevi tazminat açısından ise davacıların maddi ve manevi vücut bütünlüklerine yönelik herhangi bir saldırı olmadığı gerekçesiyle manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiştir. Mahkemece itibar edilen bilirkişi heyet raporunda; imar durumu, geometrik ve topografik yapı, yüzölçümü, çevrede alım ve satımlarla oluşmuş emsal arsa değerleri ve bölgedeki kat karşılığı oranları gibi bütün hususlar bir arada değerlendirilerek taşınmazın dava tarihindeki değerinin hesaplandığı anlaşılmaktadır. Davaya konu taşınmazın değerine hükmedilmesine rağmen, mülkiyetin davacıların üzerinde kaldığı gözönüne alındığında BK 43. maddesi gereğince takdir edilecek uygun bir miktarın maddi tazminat miktarından indirilmesi gerekir. Bu maddi olgular gözetilmeksizin maddi tazminat miktarında uygun bir oranda indirim yapılmamış olması, dosya kapsamına uygun bulunmamış kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ:Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no'lu bentte gösterilen nedenlerle davalılar yararına BOZULMASINA, davacıların tüm davalıların öteki temyiz itirazlarının (1) no'lu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve temyiz eden davacılar yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma avukatlık ücretinin davalılara, davalılar yararına takdir olunan 1.100,00 TL duruşma avukatlık ücretinin de davacılara yükletilmesine, taraflardan peşin alınan harçların istek halinde geri verilmesine 22/05/2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.