Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8407 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 11300 - Esas Yıl 2014





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 18/04/2011 gününde verilen dilekçe ile tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın reddine dair verilen 20/03/2014 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.2- Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince; Dava, haksız fiil nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.Davacı vekili, müvekkilinin avukat olduğunu, davalının işyerine görevli icra memuru ile birlikte haciz işlemi için gittiğinde davalının müvekkiline hakaret ve tehdit ettiğini ileri sürerek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.Davalı, davanın reddini savunmuştur.Mahkemece; tarafların karşılıklı olarak birbirlerine haksız fiilde bulundukları gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.Dosya içinde bulunan bilgi, belge ve Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/310 esas, 2014/34 karar sayılı dosyası ile Ağır Ceza Mahkemesi'nin 2008/17 esas, 2008/88 karar sayılı dosyalarının içerikleri incelendiğinde olay tarihi 20/04/2006 tarihinde Avukat davacı ...'nun müvekkilinin borcunu tahsil amacıyla davalı ...'in işyerine gittiği, davalının hakaret ve küfür içeren sözleri üzerine davacının yumrukla davalıyı yaraladığı, davacının kasten yaralamaya, davalının ise kamu görevlisine karşı görevinden dolayı hakaret, tehdit ve direnme suçlarından yargılandıkları ve her iki ceza dosyasında da hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği anlaşılmıştır. Her ne kadar mahkemece, haksız fiilin karşılıklı olması nedeniyle dava reddedilmiş ise de, bu durum tazminatın tümden reddini gerektirmez ve davalının eyleminin hukuka aykırı olmasını ortadan kaldırmaz. Borçlar Kanunu'nun 44. maddesi (TBK 52) gereğince indirim sebebi olabilir. Bu kapsamda davacı lehine uygun bir miktar manevi tazminat verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, diğer temyiz itirazlarının (1) nolu bentte gösterilen nedenlerle reddine ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 23/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.