Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 8222 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 5994 - Esas Yıl 2016





MAHKEMESİ :Asliye Hukuk MahkemesiDavacı ... vekili ... tarafından, davalı ...Ş. aleyhine 20/01/2015 gününde verilen dilekçe ile maddi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın zamanaşımı nedeniyle reddine dair verilen 09/12/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.Dava, haksız fiil nedeniyle maddi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece davanın zamanaşımından reddine karar verilmiş; hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.Davacı, ... Projesi kapsamında çalışma yapan davalının tünel inşaatı sırasında dinamit kullanması nedeniyle içme suyu menbağlarının kaybolmasına neden olduğunu belirterek oluşan maddi zararın tazminini talep etmiştir. Davalı, zamanaşımı def'inde bulunmuş ve davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, “davacı idare tarafından dava dilekçesi ekinde sunulmuş Gerekçe Raporundan anlaşılacağı üzere her ne kadar zararı meydana getiren olayın tam tarihi belirli olmasa da kronolojik olarak Rapor başlıklı 03/12/2010 tarihli tutanağa göre davaya konu içme suyu membalarının o tarihte kaybolduğunun ve zarar gördüğünün tespit edildiği gibi failinin de bu rapora göre tespit edildiği , ... ilçe Kaymakamlığının Köylere Hizmet Götürme Birliğinin ... Köyü içme suyu sorunları ile ilgili Müdürlüğe şifai olarak yapmış olduğu içme suyu konulu taleplerine istinaden 25/11/2013 tarihinde keşif yapıldığı ve zararın giderilebilmesi için gerekli malzemelerin dökümünün yapıldığı, 20/05/2014 tarihinde ise yaklaşık maliyet icmal tablosunun oluşturulduğu akabinde... Kaymakamı tarafından 21/05/2014 tarihinde ....'ye zararın giderilmesi amacıyla ihtar gönderildiği bu bağlamda davacı idare tarafından zararın ve bölgede çalışan tek firma olan davalı şirketin (taşeron veya asıl) fail olarak bilindiği ve dava açmaya yetkili makamın da bildiğinin varsayıldığı anlaşılmakla (hiyerarşi göz önünde bulundurularak yapılan yazışmaların ya da yapılan keşiflerin amir oluru alınmadan yapılamayacağı tartışmasız olmakla) BK'nın 60. maddesindeki 1 yıllık sürenin 03/12/2011 tarihinde dolmuş olduğu anlaşılmakla davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.” gerekçesiyle davanın zamanaşımı nedeniyle reddine karar verilmiştir.Dava, haksız eylem nedeniyle oluşan zararın ödetilmesi istemine ilişkin olup, uygulanacak zamanaşımı olayın gerçekleştiği dönemde yürürlükte bulunan 818 sayılı Borçlar Kanunu'nun 60/1 maddesinde yer alan "..zarar ve ziyan yahut manevi zarar namiyle nakdi bir meblağ tediyesine müteallik dava, mutazarrır olan tarafın zarara ve failine ittılaı tarihinden itibaren bir sene ve her halde zararı müstelzim fiilin vukuundan itibaren on sene mürurundan sonra istima olunmaz..." hükmüne göre 1 yıl ve 10 yıllık sürelerdir. BK'nın 60. maddesinde sözü edilen 10 yıllık süre genel zamanaşımı süresi olup, davanın zararın ve failin öğrenilmesinden itibaren 1 yıl içinde açılması gerekir. Eldeki dava haksız fiil davası olduğuna göre zamanaşımı, kamu kurumlarında dava açmaya emir vermeye yetkili makamın verilen zararı öğrenme tarihinden itibaren başlar. Bu kapsamda dava açmaya emir vermeye yetkili makamın onay tarihi araştırılarak ve kesin olarak tespit edilecek bu tarih esas alınarak zamanaşımı def'i hususunda değerlendirme yapılarak karar verilmesi gerekirken, Mahkemece bu yön gözetilmeden yorum yoluyla çıkarım yapmak suretiyle yazılı şekilde hüküm verilmesi usul ve yasaya aykırı görüldüğünden kararın bozulması gerekmiştir.SONUÇ: Temyiz edilen kararın yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 22/06/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.